"أردتيه" - Translation from Arabic to Turkish

• İstediğin
• istedin
• istiyordun
• senin istediğin
• istemiştin

İstediğin de buydu, değil mi?
.لقد اعدتك الى الملك ويستلى الم يكن هذا ما أردتيه

Ama anne, senin bir tatilden istediğin tam olarak bu. Ailece bir araya toplandık, çokça gezdik ve birçok anımız oldu.
لكن أمي ، هذا بالضبط ما أردتيه من الاجازه تقريبنامنبعضكعائلةواستمتعنابخروجنا..

Altı yaşındayken istediğin midilliyi hatırladın mı?
هل تتذكرين المهر الذي أردتيه وأنتِ بعمر السادسة؟

Her zaman dikkatli olduk çünkü sen öyle olsun istedin.
كنا حذرتين دائماً لأنك أردتيه بتلك الطريقة

Onu sen de istiyordun, biliyorsun.
لقد أردتيه أيضاً، تعلمين بانك كذلك

Sevgili anne, senin istediğin kusursuz çocuk olmadığımı biliyorum.
‫أمي العزيزة ‫أعرف أنني لست ‫الطفل المثالي الذي أردتيه

Artık bir ailemiz var. Sen bunu istemiştin.
وصلنا للعائلة الآن , هذا ما أردتيه

İstediğin buydu, anne. Niçin eve dönmüyorsun.
و هذا هو ما أردتيه يا أمى ، فلم لم تعودى للمنزل و حسب

Bir gün istediğin her şey sahip olacağına emininim.
أنا كلي ثقة أنك يوما ما ستحصلين على كل شيء أردتيه

Anlamadığım şey, hep istediğin şey, ikimizin birlikte olmasıydı, ve burada şu anda sana resmen yalvarıyorum, ve sen birden ilgilenmemeye başlıyorsun.
الذي لا أفهمه هو أن كل ما أردتيه أن نكون معاً و الآن أن واقفٌ هنا عملياً أتوسلُ أليكِ

Hayır, bu senin istediğin şey. Bu işe ben sürüklendim.
لا , هذا ما أردتيه انتِ ,اما انا فتم جَرّي لهذا الأمر

Ve dünyanın en garip şovunda ki her şeye rağmen istediğin buydu, ön sıranın ortasında olurdun.
وسوف تحصلين على مقعد بالصف الأول لأغرب عرض على ظهر الأرض وهو ما أردتيه على أية حال

Her zaman istediğin mükemmel düdüklü tencereyi bulma zamanı.
وقت لإيجاد قدر الضغط المثالي لم تعلمي أبدا أنك لطالما أردتيه

senin istediğin düğünü yapabilmeni istiyor.
يريدكِ أن تحظي بحفل الزفاف الذي لطالما أردتيه

İstediğin bölgeye ve zaman aralığına ait bütün kamera kayıtlarını getirdim.
جمعت كافة اللقطات التي أُخذت بالتوقيت الذي أردتيه من كاميرات المراقبة بالمناطق المجاورة

Onların davalarını savunarak tam olarak senin istediğin şeyi yapmış olurum.
،ندافع عن قضيتهم سأكون أفعل بالضبط ما أردتيه

Hey, sen fizik sınıfını istedin mi?
مهلاً , هل حصلت علي صف الفزياء الذي أردتيه ؟

Köşene reklam olsun diye mi yaptın yoksa en iyi arkadaşının düğününde bir eşin olsun falan mı istedin?
هل كانت دعايةً لعمودكِ في الموقع أم أنكِ أردتيه مجرّد موعد في حفل زفاف أعز صديقاتك؟

- O zaman ne istiyordun?
ما الذي أردتيه ذلك الوقت ؟

- Sen de onu istiyordun.
-أنت أردتيه أيضا

Yoğurt istemiştin, aldım.
أنظري, حتى أني أحضرت اللبن الذي أردتيه