Gelip evimi paylaşmak üzere seni davet ediyorum. Yalvarmamı istiyorsan o başka. | Open Subtitles | دعوتك للتو أن تشاركيني المنزل إذا أردتِ أن أرجوكِ فهذا شيء مختلف |
Ama eğer iyi bir araştırmacı olmak istiyorsan, benimle konuş. | Open Subtitles | ولكن إذا أردتِ أن تكونى مراسله صحفيه جيده تحدثي إلىّ |
Her zaman daha aktif bir güç istedin. | Open Subtitles | لطالما أردتِ أن تكون لديكِ قدرة فعّالة كهذه |
Ne zaman onun yerini almak istersen, seni yanlız desteklerim. | Open Subtitles | عندما أردتِ أن تأخذي مكانه ، أنا الوحيد الذي دعمتك |
Çünkü ben burada uyudum çünkü patenli sevgilinle kendini kaybetmek istiyordun. | Open Subtitles | لأننـي نمـت هنـا ولأنـكِ أردتِ أن تنصـاعـي لنـزوتـك مـع فتـاة المـزلاجيـن |
Biliyorum, istediğin gibi bir evlat olamadım. | Open Subtitles | أعرف بأنني ما كنتُ دائماً كما أردتِ أن أكون |
Bunu yapmamı istediğini sanıyordum ama şimdi yapmamı istemiyorsun gibi görünüyor. | Open Subtitles | أنتِ أردتِ أن أفعل هذا، ويبدو أن الآن لا تريديني فعل هذا. |
Ama hayatında bir değişiklik yapmak istiyorsan ben sana terapiye devam etmeni öneririm. | Open Subtitles | ولكن، إذا أردتِ أن تحدثي تغييراً في حياتك فأقترح أن تبقي في العلاج |
Şu hayatın lütuflarını tahtalıköyü boylamadan son damlasına kadar yaşamak istiyorsan adamın benim. | Open Subtitles | إن أردتِ أن تشبعِ رغباتكِ من هذا العالم قبل أن تموتِ فأنا رجلكِ |
Büyüdüğümde en iyi ben olmalıyım diyordum. En iyi olmak istiyorsan, en iyiyle rekabet etmen gerekiyor. | TED | بالنسبة إليّ عندما كبرت، أردت دائمًا أن أكون الأفضل، وقلت لنفسي، إذا أردتِ أن تكوني الأفضل، فيجب أن تقلدي الأفضل. |
Boşa zaman kaybı olur. Eğer bana kızmak istiyorsan, o zaman başka. | Open Subtitles | إذا أردتِ أن ينتابك الإحساس الأليم معي فهذا مختلف تماماً |
Eğer bilmek istiyorsan, inanmıyorum. | Open Subtitles | ان أردتِ أن تعرفي , فأنا لا أستطيع التخيل |
Şarkıcı olmak istiyorsan onunla kalmalıydın. | Open Subtitles | كان من الأجدر لك البقاء معها لو أردتِ أن تصبحي مغنّية |
Haydi ama tatlım,kaçamak istedin. Bir geceliğine kaçtık.Ne olmuş? Haydi. | Open Subtitles | هيا يا عزيزتي, لقَد أردتِ أن نسترِح ولقد أسترحنا لمدة ليلة واحدة, وليكُن هيا |
Dün niçin öyle bir şey yapmak istedin? | Open Subtitles | لماذا أردتِ أن تفعلي شيئاً مثل ذلك بالأمس؟ |
Sıradan biri olmak istedin ama bunu nasıl yapacağını bilemedin. | Open Subtitles | أردتِ أن تكوني طبيعية لكنكِ لم تكوني تعرفين كيف |
Yani, eğer omzumdan bakmak istersen biliyorsun, daha iyi hissettirecekse. | Open Subtitles | إذا أردتِ أن تراقبي عملي إذا كان هذا سيشعركِ بتحسّن |
Eğer yardımcı olmak istersen bütçemde biraz para var aslında. | Open Subtitles | لديّ بعض المال في الميزانيّة إن أردتِ أن تساعدينا هنا. |
Seni eğitmemi istiyordun ya, haydi yapalım. | Open Subtitles | , أردتِ أن أدربكِ فسأدربكِ هنا، في الحال |
Zengin, özgür ve temiz olacaksın. İstediğin bu değil miydi? | Open Subtitles | هيا , لقد أردتِ أن تكوني غنية وحرة وبدون مشاكل أليس هذا ما أردتِ ؟ |
Bu gecenin kusursuz olmasını istediğini biliyorum ama kimse buraya gelmeyecek, kardeşin bile. | Open Subtitles | أعلم بأنكِ قد أردتِ أن تكون هذه الليلة مثالية لكن لا أحد سيأتي إلى هنا حتى شقيقك لن يأتي |
Pac Prep'te popüler olmak istiyorsanız yapmanız ve yapmamanız gereken şeyleri söyleyeyim. | Open Subtitles | إذا أردتِ أن تنجحى فى هذه المدرسة لربما يجب أن أطلعك على بعض الأشياء أشياء تفعليها وأشياء لا تفعليها |
İstediğin şeyi değiştirebilirsin. Daha güzel olmak istemiştin. | Open Subtitles | بإمكانكِ تغيير ما تريدينه، أردتِ أن تكوني أجمل. |
Ama eğer konuşmak isterseniz, yardım etmekten mutluluk duyarım. | Open Subtitles | ولكن إذا أردتِ أن تتحدثي أكثر فسيسعدني بمساعدتكِ |
Açılışta bir şeyler söylememi istemiştiniz. | Open Subtitles | أردتِ أن تخبريني شيئاً عن تشكيلة الفريق |
Tabi bu altın tozundan ilacın mahvolmuş böbreklerine iyi gelmesini istemiyorsan. | Open Subtitles | إلا إذا أردتِ أن تخرجي من علاج ملح الذهب بكليتين معطوبتين. |