"أردى" - Translation from Arabic to Turkish

    • vurdu
        
    • vuran
        
    • vurduğunu
        
    • vurmuş
        
    • öldürmüştü
        
    • vurup
        
    Bir ay sonra hayatını kurtardığım için bana mektupla teşekkür edip kendini vurdu. Open Subtitles أرسلَ إليّ رسالةً يشكرني فيها على إنقاذ حياته ومن ثمَّ أردى نفسه قتيلاً
    Bunu hazmedemedi, bu yüzden annemi vurdu, sonra da kendi başını uçurdu. Open Subtitles فلم يحتمل ذلك جيّداً، لذا... أردى والدتي ثمّ أطلق النار على رأسه
    Umarım plânın vardır.. ...çünkü giderken birini vurdu. Open Subtitles أتمنّى أن يكون لديكِ خطّة، لأنّه أردى شخصاً على طريقه
    Sanırsın ki oğlumu vuran benim. Open Subtitles . لوسمعتها لإعتقدت أنّي من أردى ابنيّ بالرصاص
    Dominguez'in hapishanede olmadığını, dün gece Garza'yı vurduğunu ispatlayabilirim. Open Subtitles يمكنني اثبات أن ديمنغيز ليس في السجن, وأنه أردى غارزا البارحة
    Yani biri bu adamı vurmuş, kafasını kesip açmış ve beyniyle oynamış. Open Subtitles -لدينا مسدس هنالك إذًا مَن أردى هذا الرجل وفلق رأسه وعبث بدماغه
    Bence olay şöyle gelişti: Saat 18.33'te, Pendry karısını vurdu. Open Subtitles الجريمة في وجهة نظري، أنه أردى زوجته قتيله في الـ 6:
    Sonra oğlumun önünde bir adamı vurdu. Yatıştırma falan yok. Open Subtitles وبعد ذلك أردى رجلاً أمام ابننا، هذا ليس مهدئ.
    Piç kurusu tek oğlumu vurdu! Open Subtitles الوغد أردى ولدي الوحيد قتيلاً.
    Bir sabah sahilde iki martı vurdu. Open Subtitles ذات صباح، أردى نورسين على الشاطئ
    Onu aldatmanın cezası olarak gidip köpeğimi vurdu. Open Subtitles "وعقاباً على خداعه, ذهب و أردى كلبي"
    Galiba birini vurdu bile. Open Subtitles نعتقد أنه أردى رجلاً
    Puşt herif bizden birini vurdu. Open Subtitles لقد أردى اللعين فرداً منّا
    Andy o zenci seri katili burada vurdu. Open Subtitles هنا حيث وقع الحادث يا صاح هنا أردى (آندي) ذلك الزنجي السفّاح
    Karısını vuran bir tecavüzcü demokrat ve Sally Langston, Open Subtitles ديمقراطي أردى مغتصب زوجته قتيلاَ وسالي لانجستون
    Oğlunu vuran polisi görmek istiyormuş. Open Subtitles يُريد مُقابلة الشرطي الذي أردى ابنه.
    Bu sabah bir otomobil bayisinde iki kişiyi vurduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نعتقد أنه أردى قتيلان بمتجر لبيع السيارات هذا الصباح
    - Eğitimde kimin kimi vurduğunu unutmayalım. - Kız haklı. Open Subtitles دعنا لا ننسى من أردى من في التدريب
    Bileklerini kesmemiş huzur içinde gitmemiş, kendini vurmuş. Open Subtitles لم يقم بشقّ معصمه... كي يمضي بسلام لقد أردى نفسه بالنار
    Yakalandıkları şu soygun var ya orada Vaughn silahsız bir korumayı vurmuş. Open Subtitles تلك المُهمّة التي قُبض فيها عليهما، أردى (فون) حارساً غير مُسلّح.
    Bir topçu çavuşu, ailesini öldüren Meksikalı bir uyuşturucu satıcısını öldürmüştü. Open Subtitles رقيب مدفعي شاب أردى مروج مخدرات مكسيكي قتل عائلته
    İlk kocam öz oğlunu vurup öldürmüştü. O yüzden erkek arkadaşların konusunda beni mazur gör. Open Subtitles زوجك الأوَّل أردى ابنه قتيلًا، فلا تؤاخذيني لارتيابي في ذوق بالرجال.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more