| Senin taksindeydim. Kaza yaptık. Beni nereye götürdüğünü bilmek istiyorum. | Open Subtitles | لقد كنتُ فى سيارة الأجرة الخاصة بكِ وقد تحطمنا أنا أريدُ أن أعلم أينَ أخرجتينى ؟ |
| Buradayken söylediği ve yaptığı her şeyi bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أن أعلم كلّ ما قاله هُنا. |
| bilmek istiyorum. İşin içinde misin, dışında mı? | Open Subtitles | أريدُ أن أعلم هل أنت مشتركٌ بهذا أم لا؟ |
| Lütfen, sadece neler olduğunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | رجاءً، أريدُ أن أعلم ماذا يجري. |
| Bize yalan söyledi. Nedenini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | لقد كذِب علينا، أريدُ أن أعلم السبب. |
| Cameron'ın düşünüp düşünmediğini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | (أريدُ أن أعلم إن كانت (كامرون تريدُ العودةَ إلى الفريق |
| Ama bilmek istiyorum. | Open Subtitles | لكنّي أريدُ أن أعلم. |
| Her şeyi bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أن أعلم كل شيء |