"أرَ شيئاً" - Translation from Arabic to Turkish

• şey görmedim
• bir şey görmemiştim
• birşey görmemiştim
• şey göremedim
• bir kanıt görmedim

Vahşilerin hırsızlık amacıyla yaptıkları bir saldırıdan başka bir şey olduğu sonucuna varmama neden olacak bir şey görmedim.
لم أرَ شيئاً قد يؤدي بي للإستنتاج إلا أنه كان شيء آخر غير هجومٍ قام به متوحشين بغرض السرقة

Ama onca zaman boyunca meleğe benzer hiçbir şey görmedim.
، لكن طوال هذه الفترة لم أرَ شيئاً كالملاك

Hiçbir şey görmedim. Yeminli ifademde de söylemiştim.
لم أرَ شيئاً أخبرتكم في إقراري الخطي يا رجل

Hiç öyle bir şey görmemiştim, ne bir kitapta, ne asistanlığımda.
لم أرَ شيئاً كهذا في حياتي، لا في الكتب ولا في فترةِ إقامتي

Daha önce hiç böyle birşey görmemiştim.
لم أرَ شيئاً مماثلاً من قبل، لاأستطيع...

Bir gardiyandı. Size söyledim, hiçbir şey görmedim.
كان حارساً سبق أن أخبرتكما، لم أرَ شيئاً

Daha önce buna benzer bir şey görmedim.
لم أرَ شيئاً قطّ مثل ذلك مسبقاً

Bu gerçek değil. Daha önce hiç böyle bir şey görmedim.
هذا غير حقيقيّ لمْ أرَ شيئاً كهذا قطّ

Yoo, hiçbir şey görmedim. Sadece çok hızlı oldu.
كلا، لم أرَ شيئاً حصل الأمر بسرعة فائقة

Daha önce böyle bir şey görmedim.
لم أرَ شيئاً كهذا هذا الرجل بطل

Yani bunun için endişeleniyorsan ben hiçbir şey görmedim.
‫إن كنت قلقة بهذا الشأن ‫لم أرَ شيئاً

Hayır, daha önce hiç böyle bir şey görmedim.
لا ، لم أرَ شيئاً كهذا تماماً من قبل

Suya girdim ve hiçbir şey görmedim!
لقد كنت في الماء، و لم أرَ شيئاً

- Efendim, ben bir şey görmedim. - Bütün gece görev başında mıydın?
سيّدي , لم أرَ شيئاً - وكنت في ساريتك طوال الليل ؟

Parayla davaya giren bir jüri üyesi... 25 yıllık savcılık hayatımda böyle bir şey görmedim.
حسناً، محلف يقدّم رشوة ليدخل إلى المحاكمة؟ في أعوامي الـ 25 بصفتي المدعي العام -لم أرَ شيئاً مثل ذلك

Üç genç. Çok hızlı oldu, Gerçekten hiçbir şey görmedim.
حدث الأمرُ سريعاً، لم أرَ شيئاً.

Warp motoru devre dışı. Daha önce böyle bir şey görmemiştim.
محرك الانطلاق أسرع من الضوء توقف تماماً لم أرَ شيئاً كهذا أبداً

36 saatlik kickball anlatım hayatımda hiç bu kadar kafa karıştırıcı bir şey görmemiştim.
خلال 36 ساعة لتغطيتي هذه اللعبة يا رفاق، لم أرَ شيئاً محيّراً هكذا.

Daha önce hiç böyle birşey görmemiştim.
لم أرَ شيئاً مماثلاً من قبل، لا أستطيع...

Daha önce böyle birşey görmemiştim.
لم أرَ شيئاً كهذا من قبل

Duvara zincirliydim, güçlükle hareket edebiliyordum, hiçbir şey göremedim.
قيدت بالحائظ، و بالكاد استطعت التحرك، لم أرَ شيئاً

Vahşilerin yaptığı bu baskındaki amacın soygun dışında bir başka şey olabileceğine dair belirgin bir kanıt görmedim.
لم أرَ شيئاً قد يؤدي بي للإستنتاج إلا أنه كان شيء آخر غير هجومٍ قام به متوحشين بغرض السرقة