Gençken haftasonları babamı ziyaret edip ayakkabı ve kot pantolon satmasında yardım ederdim. | TED | كنت أزور أبي في نهاية الأسبوع عندما كنت مراهقًا لأساعده في بيع الأحذية الرياضية وسراويل الجينز. |
Buraya yakın bir yerde doğdum. Buraya kadar gelip de babamı ziyaret etmezsem ayıp olur. | Open Subtitles | ولدت قريباً من هنا، و ستكون خطيئة إذا أتيت لهنا دون أن أزور أبي |
Artık babamı ziyaret etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أزور أبي في السجن مرة أخرى |
Artık babamı ziyaret etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أزور أبي في السجن مرة أخرى |
Arizona'ya gidip babamı ziyaret edeceğim. | Open Subtitles | لا. أنا سأذهب إلى (أريزونا)، أزور أبي. |