"أسألكِ سؤالاً" - Translation from Arabic to Turkish

• bir soru sorabilir
• soru sorayım
• bir şey sormam
• soru sormalıyım
• Sana bir şey sorabilir
• şey soracağım
• soru sorabilir miyim
• size bir soru sormak

Bence bölgesellere orijinal bir şarkıyla gidiyoruz! Merhaba. bir soru sorabilir miyim?
أظننا سنعمل أغنية محلية للمحليات هل لي أن أسألكِ سؤالاً ؟

- Alınmayacaksan sana bir soru sorabilir miyim?
هل يمكنني أنْ أسألكِ سؤالاً إن وعدتني إنّكِ لنْ تغضبي ؟ بالتأكيد

Potansiyel hakkında sana garip bir soru sorabilir miyim?
أيمكنني أن أسألكِ سؤالاً قد يكون محرجاً؟

Ama özür dilemeden önce sana genel bir soru sorayım. Evet?
لكن قبل أن تفعلي ذلك دعيني أسألكِ سؤالاً جوهرياً

Sabit dur çünkü sana bir şey sormam gerek.
قفي بثبات لأنني أريد أن أسألكِ سؤالاً

Sana bir soru sormalıyım.
أريد أن أسألكِ سؤالاً

Sana bir şey sorabilir miyim?
إستمعي ، هل بإستطاعتي أن أسألكِ سؤالاً ؟

- Yeter. - Sana bir soru sorabilir miyim?
ـ توقف ـ هل لي أن أسألكِ سؤالاً ؟

Sen ve Tony hakkında bir soru sorabilir miyim?
أيمكننى أن أسألكِ سؤالاً عنكِ أنتِ و(تونى)؟

Sana bir soru sorabilir miyim?
هل بإمكاني أن أسألكِ سؤالاً ؟

Sarah, sana öylesine bir soru sorabilir miyim?
هل يمكنني يا (سارة) ان أسألكِ سؤالاً عاماً؟

-Kişisel bir soru sorabilir miyim?
-هل لي بأن أسألكِ سؤالاً شخصياً؟

Sana bir soru sorabilir miyim?
أيمكنني أن أسألكِ سؤالاً ؟

Sana bir soru sorayım.
دعيني أسألكِ سؤالاً

Bir soru sorayım.
دعيني أسألكِ سؤالاً

Sana bir soru sorayım.
إذاً, دعيني أسألكِ سؤالاً

Erin, sana çok zor bir şey sormam gerek. O yüzden direk soracağım.
(إيرين)، يجب أن أسألكِ سؤالاً صعباً، لذا سأستجمع شجاعتي وسأسألكِ.

Sana bir soru sormalıyım.
,علي أن أسألكِ سؤالاً

- Sana bir şey sorabilir miyim?
-أيمكنني أن أسألكِ سؤالاً ؟

Aklımda bulunsun. Bir şey soracağım.
سأبقي ذلك ببالي، اسمحي لي أن أسألكِ سؤالاً

Ben de size bir soru sormak istiyorum.
أوَدُّ أن أسألكِ سؤالاً.