"أستطيع أخبارك" - Translation from Arabic to Turkish

    • anlatamam
        
    • Söyleyemem
        
    • söyleyebileceğim
        
    Siz bayanların bize yemek hazırlamasının ne kadar harika olduğunu anlatamam. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك كم كان رائعا هذا العشاء الذى أعدتيه يا سنيورا
    Ne kadar rahatladığımı anlatamam. Open Subtitles لكن أكتشفت أنها جعلت الجميع يصدقونها أنا لا أستطيع أخبارك كيف أنا أرتحت
    Popomun büyüklüğünü tartışmanın ne güzel bir duygu olduğunu anlatamam. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك بمدى سعادتي بمناقشة حجم مؤخرتي
    Size tam olarak ne kadar zaman geçtiğini ya da o günlerde ne kadar mutlu olduklarını Söyleyemem bir süre sonra kadını defetti. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك بالتحديد كم من الوقت مر أو مقدار السعادة التى كانت فيها لكن بعد ذلك , تخلص منها
    - Yaşıyorlar mı? şöyle. - Hiçbir şey Söyleyemem. Open Subtitles على الأقل أخبرنى بأنهم بآمان لا أستطيع أخبارك بشئ
    O dinsiz bir yaşam seçti. Tüm söyleyebileceğim bu. Open Subtitles أختارت حياه دنيويه هذا كل ما أستطيع أخبارك به
    Denerim ama, bunun beni ne kadar hayal kırıklığına uğrattığını anlatamam. Open Subtitles لا, سأحاول ولكن لا أستطيع أخبارك كم هي أخبار مخيبة للأمال هذه
    Bunu yapmayı ne kadar özlediğimi anlatamam. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك كيف كنت أشتاق لهذا
    Bunun ne kadar önemli olduğunu anlatamam. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك كم هذا مهماً لىّ؟
    Adamım, seni gördüğüme ne kadar sevindiğimi anlatamam! Open Subtitles ! يارجل ، لا أستطيع أخبارك كم أنا سعيد لرؤيتكُ
    Ama daha fazlasını anlatamam. Open Subtitles ولكن لا أستطيع أخبارك أكثر من ذلك
    Size ne kadar minnettar olduğumu anlatamam. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك كم أنا ممتنة
    Bay Swenson, ne kadar heyecanlı olduğumu size anlatamam. Open Subtitles أوه، سّيد (سوينسن)، لا أستطيع أخبارك بمدى حماسي. ربّما يمكنك أن تجدول إجتماع للموظّفين.
    Lütfen demezsen Söyleyemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع أخبارك إذا لم تقولي, أرجوك
    Eğer şimdi bana sorarsanız, Onu gerçekten neden aradığımı Söyleyemem. Open Subtitles إذا سألتني الأن لن أستطيع أخبارك لماذا أتصلت به
    Kim olduğunu Söyleyemem. Tek söyleyebileceğim, çok güzel olduğu. Open Subtitles لا أستطيع أخبارك من كل ما أستطيع قوله أنها جميله جداً
    Neden öldüğünü Söyleyemem ama belki nasıl yaşadığını söyleyebilirim. Open Subtitles لا يمكنني أخبارك عن سبب موته ولكن ربما أستطيع أخبارك كيف عاش؟
    Hangisi olduğunu tam olarak Söyleyemem.Ah, ayağını sürüyerek yürüyen. Open Subtitles ولكني لا أستطيع أخبارك أي واحدة منهن. عرفتها, الواثبة.
    Pahalı bir makineydi, ama muhtemelen markasını Söyleyemem. Open Subtitles .إنها كانت غالية جداً ولكني لا أستطيع أخبارك أين صُنِعت
    Korku filmlerindekilere benziyordu. Tek söyleyebileceğim bu. Open Subtitles بدا وكانه فيلم رعب هذا كل ما أستطيع أخبارك به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more