"أستطيع أن أعيش" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşayamam
        
    • yaşayamazdım
        
    • yaşayabilirim
        
    Sensiz yaşayamam. Denedim ve olmuyor. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش من دونك لقد حاولت لكنني لا أستطيع ..
    Geçmişte yaşayamam. Artık yapamam Hum, artık yapamam. Open Subtitles .لا أستطيع أن أعيش في الماضي .لامزيد من ذلك يا همبرت, لامزيد من ذلك
    Bak, senin için çok üzgünüm fakat böyle bir problemle yaşayamam. Open Subtitles اسمع، أشعر بالأسى لحالك لكني لا أستطيع أن أعيش مع ذلك النوع من المشاكل
    Evde bir erkek olmadan asla yaşayamazdım. Open Subtitles أعرف أني لا أستطيع أن أعيش مع رجل هكذا في البيت
    Bir daha seninle hiç sevişmeden yaşayabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أعيش بدون أن أمارس الجنس معك أبدا
    Böyle yaşayamam. Diğer insanlarla yaşamam lazım. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش يجب ان أتعايش مع الناس
    Böyle yaşayamam. Diğer insanlarla yaşamam lazım. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش يجب ان أتعايش مع الناس
    Senin tatlı aşkın olmadam yaşayamam. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش من غير حبِك الجميل يا حبيبي
    Riskler yüzünden sana veda edersem yaşayamam. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش مع نفسي، أقول مع السّلامة إليكِ بسبب الخطر.
    Senin herşeye sahip olduğun benimse hiçbir şeyimin olmadığı bir dünyada yaşayamam. Open Subtitles الآن , لا أستطيع أن أعيش فى هذا العالم عندما يكون لديك كل شىء وأنا لا أملك شيئا ً
    Bununla yaşayamam. Lütfen Holland'ı ara. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش هكــذا إتصلـى بهــولاند , أرجوكي
    Bebeğin yanında olacağım ama seninle yaşayamam. Seni sevmiyorum. Open Subtitles سأكون هناك للطفل ولكن لا أستطيع أن أعيش معكم.
    Senin durumun iyi, çalışıyorsun ama ben yardım olmadan yaşayamam. Open Subtitles أنت بخير، أنت تعملين ولكنّي لا أستطيع أن أعيش بدون تلك المساعدة
    Onu hâlâ seviyorum. Yalnızca, senin gibi burada yaşayamam. Open Subtitles مازلت أحبه لكنني فقط لا أستطيع أن أعيش هنا مثلما تفعل أنت
    Ama her gün yüzüme kakılan bu lekeyle yaşayamam. Open Subtitles ولكنني لا أستطيع أن أعيش كل يوم ووجهي مغمور في الوحل
    Seni üzmek istemiyorum ama bir yalanı yaşayamam. Open Subtitles لا أريد أن أؤذيك. لا أستطيع أن أعيش كذبة.
    Hayır efendim. Yaptığım şeyle bir ömür yaşayamam. Open Subtitles لا سيدتي ، أنا لا أستطيع أن أعيش حياتي مع كل ما فعلت
    Böyle bir çöplükte yaşayamam! Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أعيش فى مكب نفايات مثل هذا
    Senin herşeyinin olduğu ve benim hiçbirşeyimin olmadığı bir dünyada yaşayamazdım. Open Subtitles الآن , لا أستطيع أن أعيش فى هذا العالم عندما يكون لديك كل شىء وأنا لا أملك شيئا ً
    Sorumlu olduğum şeyi bilerek yaşayamazdım." Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش مع نفسي بعد معرفة ما كنت مسؤولا عن
    Bu şekilde ne yaşayabilirim ne de işimi yapabilirim. Open Subtitles لا أستطيع أن أعيش حياتي هكذا. و لا أن أؤدّي عملي.
    Gözlük bana ana hatları gösteriyor. Bununla yaşayabilirim. Open Subtitles تظهر النظارات لي الخطوط العريضة أستطيع أن أعيش مع ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more