"أستطيع المغادرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Gidemem
        
    • buradan ayrılamam
        
    • terk edemem
        
    • çıkamaz mıyım
        
    • gidebilir miyim
        
    Yine kaybettim. Bu vaziyet Gidemem. Open Subtitles أنا الخاسر الأكبر مرة أخرى الآن، لا أستطيع المغادرة حقا
    Ellie'ye bir şey demeden, sebebini söylemeden Gidemem. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة بدون إخبار إيلي بشيء أو سبب للذهاب ماذا ينبغي أن أقول ..
    Dosyayı görmeden Gidemem. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة الآن حتى أرى ذلك الملف
    Burada ne aradığını öğrenmeden buradan ayrılamam. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة قبل أنْ أعرف ما الذي تفعلينه هنا.
    Özür dilerim, ama Marcus'la ilgilenildiğini bilmediğim sürece burayı terk edemem. Open Subtitles أنظري، أنا آسف لكن لا أستطيع المغادرة نهائيا بدون أن أعرف أن لماركوس شخص يهتم به
    Erken gidebilir miyim diye sormak istedim. Open Subtitles أريد المعرفة إذا كنت أستطيع المغادرة مبكراً
    O dosyayı görmeden buradan Gidemem. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة الآن حتى أرى ذلك الملف
    - Bu şehri terk edelim. - Voilet, öylece çekip Gidemem. Open Subtitles لنخرج من هذه المدينه فايلوت, أنا لا أستطيع المغادرة ببساطة
    Oppa yapamam. Tek başıma Gidemem. Open Subtitles أوبا لا أستطيع، لا أستطيع المغادرة لوحدي
    Hayır, hâlâ odada dikiliyorum. Öyle çekip Gidemem.. Open Subtitles كلا ، لازلت واقفاً في الغرفة ، لا أستطيع المغادرة
    Öyle mi? Beni terk edemezsin. -Ben Gidemem. Open Subtitles لا أستطيع الرحيل وتركك لا أستطيع المغادرة
    Seyahatimin ortasındayken öylece çekip Gidemem. Open Subtitles أنت تعلم حقّ المعرفة أنّي لا أستطيع المغادرة في منتصف انتدابي
    Ve farkettim ki, yazdıklarının doğru olup olmadığını bilmeden Gidemem. Open Subtitles ثم أدركت أنني لا أستطيع المغادرة حتي أعلم إذا ما كان قد كتبته حقيقي
    Gidemem, davanın üstesinden gelmenizi görene kadar gitmiyor olmam, vicdanımı rahatlatır. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة دون الشعور بالذنب حتّى أشعر بالثقة من قدرتكم على تولي أمر القضية.
    Seyahatimin ortasındayken öylece çekip Gidemem. Open Subtitles أنت تعلم حقّ المعرفة أنّي لا أستطيع المغادرة في منتصف انتدابي
    Tristana'nın durumundan ötürü bırakıp Gidemem. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة, من أجل تريستانا
    Ben buranın delisiyim. Bir yere Gidemem. Open Subtitles أنا شمطاء هذا المكان لا أستطيع المغادرة
    Her ne kadar benim için uygunsuz bir zaman olsa da sağlığını güvenceye alıncaya dek buradan ayrılamam. Open Subtitles بقدر ما يزعجني الآمر لا أستطيع المغادرة حتى أتأكد من سلامتها
    Gelinliksiz buradan ayrılamam. Open Subtitles لا أستطيع المغادرة من هنا بدون فستاني .....

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more