Muhteşem bir partiye davet ettiklerini de görebiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع رؤيتهم وهم يدعوني لأكون جزءاً من الفريق |
Evet, bende, en azından ben geldiklerini görebiliyorum. | Open Subtitles | أجل، وأنا أيضًا، لكنني على الأقل أستطيع رؤيتهم. |
Ellerini görebileceğim bir yerde tut! | Open Subtitles | أبقي يديك حيثُ أستطيع رؤيتهم أنت رهنُ الإعتقال |
Ellerini görebileceğim bir yere koy. | Open Subtitles | هل كان أنتِ ؟ ابق يديكِ حيث أستطيع رؤيتهم |
göremiyorum ama orada olduklarını biliyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع رؤيتهم لكنني أعرف أنهم موجودون تحت |
Biliyor musun, komik bir şey. Çalıların önünde durduklarında, onları göremiyorum. | Open Subtitles | عندما يقفون أمام الأشجار لا أستطيع رؤيتهم |
Evet, onları buradan görebiliyorum. | Open Subtitles | نعم , أستطيع رؤيتهم من هنا , إنتهى |
evet binlerce bakteri görüyorum biraz aşağıya indiriyorum evet yine görebiliyorum yukarı... sağa doğru hareket edeyor- | Open Subtitles | حسنا، أرى آلاف البكتيريا ...وأستطيع أن أحركهم لأسفل ...نعم، أستطيع رؤيتهم متجهين لأسفل |
Hepsini görebiliyorum. Hiçbiri değil. | Open Subtitles | أستطيع رؤيتهم جميعاً, لا أحد منهم |
Bazen onları görebiliyorum, bunun içinden bakınca. | Open Subtitles | أحيانا أستطيع رؤيتهم بواسطة ذلك |
Ayrıca onları görebiliyorum. | Open Subtitles | و أستطيع رؤيتهم |
Ufuktan geldiklerini görebiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع رؤيتهم قادمين من الأفق |
Ayakkabılarını da tezgahın üstüne görebileceğim bir yere koy. | Open Subtitles | ضعي فردتي حذائك على المنضدة، بحيث أستطيع رؤيتهم |
Ellerini görebileceğim kadar kaldır! Teşekkürler. | Open Subtitles | إرفع أيديك حيث أستطيع رؤيتهم شكراً لك |
Ellerini görebileceğim bir yere koy. | Open Subtitles | أنظر للأمام. ضع يديك حيث أستطيع رؤيتهم. |
- NYPD, ellerinizi görebileceğim bir yerde tut. | Open Subtitles | شرطة نيويورك واليدين حيث أستطيع رؤيتهم |
Ellerini görebileceğim bir yere koyar mısın? | Open Subtitles | اظهري يديكِ بحيث أستطيع رؤيتهم من فضلك |
İşte böyle, ellerini onları görebileceğim bir yerde tut. | Open Subtitles | هذا صحيح, أبقِ يديك حيث أستطيع رؤيتهم |
O yüzden böyle uzak tutuyorum, ama yakından göremiyorum. | Open Subtitles | لذا أنا أنظر إليها هكذا لأنني لا أستطيع رؤيتهم إلا بهذا الوضع |
Hayır, onları hissedebiliyorum ama göremiyorum. | Open Subtitles | كلا يمكنني الشعور بهم ولكنني لا أستطيع رؤيتهم |
Söylenene göre ressam, tabloya dört hayvan yerleştirmiş ama ben göremiyorum. | Open Subtitles | يقال بأنه رسم أربع حيوانات في اللوحة... ولكني لا أستطيع رؤيتهم |