| Bana şekil veren eski ilişkilerim esnasında dinlediğim bazı şarkıların bir derlemesi. | Open Subtitles | إنه مجموعة من الأغاني التي كنت أستمع إليها خلال علاقاتي المبكرة |
| Hatta sen okurken dinlediğim bir fotoğrafım var telefonunda. | Open Subtitles | هناك صوره ليّ وأنا أستمع إليها علي هاتفك. |
| Sansör dinlediğim müziği duymak istiyor. | Open Subtitles | "الرقابة" حتّى يتسنى له مراقبة الموسيقى التي أستمع إليها |
| Bütün bu süreçte, annem konuştu ve ben Dinledim. | TED | وخلال هذا الوقت كانت تتحدث وأنا أستمع إليها. |
| Sadece "Kings Road"u Dinledim, bunu değil. | Open Subtitles | أنا دوماً ما أستمع إلى موسيقى الرب ودوماً ما أستمع إليها |
| Tanrı aşkına, Bunu 10 yıldır dinliyorum. | Open Subtitles | لأجل السيّد المسيح، جنّبينى الخطاب أنا أستمع إليها طوال عقد من الزّمان |
| Radyoda dinliyorum, efendim. | Open Subtitles | أحب أن أستمع إليها كل ليلة,يا سيدي. |
| Her gün onun Mcaşk, McDreamy ve Mcpislik hayatını Dinledim, ve bir gün, ama sadece bir gün, benim söyleyecek bir şeyim var... ortadan kayboldu. | Open Subtitles | و كنت أستمع إليها كل مرة تتحدث فيها عن حياتها العاطفية و عن حبيبها و عن تفاهتها , و اليوم . . الذي أحتاجها فيه , اليوم الذي لديّ شئ |
| Bu uzaklık bana yeter.onu dinliyorum. | Open Subtitles | لقد أوصلتني إلى هذا، لذا أستمع إليها |
| Her gün dinliyorum. | Open Subtitles | أستمع إليها يومياً |
| dinliyorum. | Open Subtitles | أنا أستمع إليها |