"أسرع وقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • kısa zamanda
        
    • olduğunca çabuk
        
    • kısa sürede
        
    • an önce
        
    • geldiğince çabuk
        
    • erken
        
    • kadar çabuk
        
    • kadar hızlı
        
    Bu nedenlerden dolayı, mümkün olan en kısa zamanda bu yerden gitmek istedim. Open Subtitles لهذه الأسباب كلها، كنت أرغب في الخروج إلى الميدان في أسرع وقت ممكن.
    Ve Aubrey de Grey ile Godspeed 'e şans diliyorum, ve onlar gibi diğer insanlara, en kısa zamanda bu konuda bir şeyler yapmaya çalışmak için TED وأتمنّى التوفيق لأوبري دي غراي والأشخاص أمثاله في محاولة فعل شيء حيال هذ الأمر في أسرع وقت
    İletişim kayıtlarına göz at. Mümkün olduğunca çabuk bilgilerini bul. Open Subtitles تفقدي سجلات اتصالاتهم للعثور على المعلومات في أسرع وقت ممكن
    Bombayı en kısa sürede bilgisayara bağla. Open Subtitles نريدك أن توصل القنبلة مع الكمبيوتر وتبدأ عملية التحقق في أسرع وقت ممكن
    Topu bir an önce bitirmeli. İki aya kadar sefere çıkacağız. Open Subtitles ذلك المدفع يجب أن ننتهى منه فى أسرع وقت ممكن,سوف نبدأ..
    Evet, elimden geldiğince çabuk, onu orada bulacağımı söyleyin ona. Open Subtitles آجل , أخبره بأننى سأقابله فى أسرع وقت ممكن
    911, en erken 30 dakikaya burada olabileceklerini söyledi. Ne? Open Subtitles -الطوارئ تقول بأن أسرع وقت ليكونوا هنا هو 30 دقيقة
    Bak, Coreen,ne kadar çabuk gelebilirsen o kadar çabuk buraya gel Open Subtitles أنظرى , كورين , أحضرى فقط الى هنا فى أسرع وقت
    "Sevgili hayali hasta, en kısa zamanda gelin. Open Subtitles عزيزي المصاب بوسواس المرض تعال في أسرع وقت ممكن
    Birkaç patenci. Geç kaldım ama en kısa zamanda oradayım. Open Subtitles إنهم بعض المتزلجين سأتأخر قليلا ولكن سأصل فى أسرع وقت ممكن
    Hayır. Sadece, en kısa zamanda seni götürmem emredildi. Open Subtitles لا كل ما أخبرت به هو ضرورة عودتك فى أسرع وقت
    Sonucu en kısa zamanda bana ulaştırır mısın lütfen? Open Subtitles هل يمكنني الحصول عليه في أسرع وقت ممكن رجاءً
    Arayıp en kısa zamanda ayarlayabilirim. Open Subtitles أستطيع اجراء مكالمة هاتفية وأسجّلك هناك في أسرع وقت
    Mümkün olduğunca çabuk tekrar kaçmayı deneyecektim. Open Subtitles بالنسبة لي، قررت الهرب في أسرع وقت ممكن.
    Hemen çıkartın ve mümkün olduğunca çabuk hazır duruma getirin. Open Subtitles . أريد تجهيز البوابة للعمل فى أسرع وقت ممكن
    Listeye mümkün olduğunca çabuk başlamak istiyordum. Böylece hayatım daha iyiye gidebilirdi. Open Subtitles أردت أن أبدأ إصلاح قائمتى فى أسرع وقت ممكن, حتى تبدأ حياتى بالتحسن
    Şu anda yoldayım. Hemen buraya gelmelisin. En kısa sürede. Open Subtitles أنا في مهمة يجب أن تأتي إلى هنا في أسرع وقت
    Şimdilik durumunu dengeledim, ama onu en kısa sürede Sığınağa götürmeliyiz. Open Subtitles أبقيت على وضعه مستقرّاً حتّى الآن لكن علينا نقله إلى الملجأ, في أسرع وقت
    Haber birimimiz LA da yani en kısa sürede onlara bilgileri gönderin Open Subtitles "أقرب منشأة لدينا فى "لوس أنجليس لنرسلهم إلى هناك فى أسرع وقت
    Topu bir an önce bitirmeli. İki aya kadar sefere çıkacağız. Open Subtitles ذلك المدفع يجب أن ننتهى منه فى أسرع وقت ممكن,سوف نبدأ..
    Evet, elimden geldiğince çabuk, onu orada bulacağımı söyleyin ona. Open Subtitles آجل , أخبره بأننى سأقابله فى أسرع وقت ممكن
    - Olabildiğince erken olması lazım. Open Subtitles نحن في حاجة إلي القيام بها في أسرع وقت ممكن
    Bu yüzden restoranı o kadar çabuk satmak istedin. Open Subtitles لهذا كنت تريدنا خارج المطعم فى أسرع وقت.
    Evet, ancak böyle yaparlarsa bu kadar hızlı halledebilirler. Open Subtitles الطريقة الوحيده للحصول عليها في أسرع وقت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more