"أسلوب حياة" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşam tarzı
        
    • hayat tarzı
        
    • yaşam biçimi
        
    • yaşam tarzını
        
    • yaşam tarzından
        
    • yaşam tarzıydı
        
    • Hayat felsefesidir
        
    • bir yaşam
        
    • yaşam tarzının
        
    Ancak sağlıklı bir yaşam tarzı obezlerde de olumlu sonuçlar getiriyor. TED ولكن أسلوب حياة صحي يساعد الناس الذي يعانون من السمنة ايضاً.
    Üçüncüsü ise Evsizliğin bir yaşam tarzı değil bir tutum olduğu. TED ثالثاً: فشلت في تصديق أن التشرد هو سلوك، وليس أسلوب حياة.
    Şımarık zenginlerin hayat tarzı hakkında neler öğrendin? Open Subtitles ماذا عرفت عن أسلوب حياة المدللة الثرية ؟
    Süslü püslü şeylerden hoşlandığını rahat bir yaşam biçimi istediğini biliyordum. Open Subtitles انا أعلم انها تحب الأشياء الخياليه والمرحه وتريد أسلوب حياة أكثر راحة
    Şimdi, bir dünya hayal etmenizi istiyorum, 2050 yılında, tümü Batı gelirlerini, Batı yaşam tarzını arzulayan dokuz milyar nüfuslu bir dünya. TED لذا أريدكم أن تتخيلوا عالم، فى 2050، وحوالى تسعة بلايين نسمة، يطمحون كلهم إلى مستويات دخل مثل الغرب، أسلوب حياة مثل الغرب.
    Çoğu insanın anormal bulacağı bir yaşam tarzından bahsediyoruz. Open Subtitles نحن نتحدث عن أسلوب حياة يعتبره أكثر الناس شاذّاً.
    ..yeni bir yaşam tarzıydı. Open Subtitles لقد سرقنا أسلوب حياة جديد تماماً
    - Hayat felsefesidir bu, Eggsy. Resmen hayat felsefesi. sunlari bir dene. Open Subtitles إنه أسلوب حياة يا (إيجزي) إنه أسلوب حياة، جرّب هذا
    Bu bir cilt rengi değil, bu bir yaşam tarzı, Brian. Open Subtitles إنه ليس فقط لون بشرة .. إنه أسلوب حياة .. براين
    İşte bu über süper kötü gay yaşam tarzı. TED ذلك هو أسلوب حياة مثليي الجنس الشيطاني الماكر.
    Yani, kalp dostu bir Akdeniz yaşam tarzı ve beslenme, terazinin bu tarafını dengeleyebilir. TED لذلك فإن المحافظة على أسلوب حياة وغذاء صحيين للقلب من الممكن أن يساعد في قلب الموازين.
    Siyasetçiler ve pazarlamacılar, doğaya dostluğu bir 'hayat tarzı' olarak pazarlamaktan korkuyor. TED السياسيين والمسوقين خائفون من التسويق الأخضر "كاختيار أسلوب حياة".
    ilk madonna taklidin sırasında "alternatif bir hayat tarzı" yakaladığından emindim... yani üç yaşındaki hangi çocuk... Open Subtitles أنا كنت متأكّدة انك تتبع "أسلوب حياة بديل" منذ المرة الأولى التي قلدت بها مادونا أعني, كم؟
    Otlakçılık, saygıdeğer bir kullanıcının isteyeceği türden bir hayat tarzı değil. Open Subtitles الفوضوية ليست أسلوب حياة لشخص نزيه
    Meşru bir yaşam biçimi değil, ve bildiğime göre hukuki bir geçerliliği de yok. Open Subtitles إنه ليس أسلوب حياة شرعي وآخر مرة تفقدت, إنه ليس بالدستور
    - Basit bir şirket değil, bir yaşam biçimi. Open Subtitles ،إنها ليس مجرد شركة إنه أسلوب حياة
    Bölge, timsahların kol gezdiği, davar Baronları ve savaşçı şeflerin hüküm sürdüğü, macera ve romantizmin bir yaşam biçimi olarak kabul edildiği bir bölgeydi. Open Subtitles مدينة في الإقليم الشمالي لأستراليا الإقليم كان أرض التماسيح وبارونات ماشية ومحاربين رؤساء حيث المغامرة والرومانسية كان أسلوب حياة وكان أيضا مكان أطفال السكان الأصليون مختلطو العرق، حيث اخذوا من عوائلهم بالقوة ودربوا للخدمة في المجتمع الأبيض
    Sanırım orta sınıf yaşam tarzını kabullenmenin zamanı geldi. Open Subtitles أعتقد أن الوقت حان لاعتناق أسلوب حياة الطبقة الوسطى
    O kadar steril bir yaşam tarzından bahsediyorum ki bu yaşam tarzı bizi doğal bağışıklığımızdan mahkûm bıraktı. Open Subtitles عن أسلوب حياة معقد ...هذه الحياة لا تتركنا بحماية طبيعية
    Daha çok yaşam tarzıydı. Open Subtitles : (كندريك لامار) لقد كانوا أسلوب حياة حقيقي
    - Hayat felsefesidir bu, Eggsy. Resmen hayat felsefesi. Şunları bir dene. Open Subtitles إنه أسلوب حياة يا (إيجزي) إنه أسلوب حياة، جرّب هذا
    Hatta politikacıların bile gay yaşam tarzının uygarlık için terörden daha büyük bir tehdit olduğunu söylediklerini duydum. TED حتى أنني سمعتُ سياسيين يقولون أن أسلوب حياة مثليي الجنس أعظم تهديدٍ للحضارة من الإرهاب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more