| Hayır. Birileri onlara başka bir yerde yaşamanın daha kolay olduğunu söylemiş olmalı. | Open Subtitles | لا، لا بد أن أحدهم قد أخبرهم بأن الحياة أسهل في مكان آخر. |
| Aslında yüzde 100'e ulaşmanın, yüzde 90 veya 50'den daha kolay olduğunu fark ettik. | TED | في الواقع، وجدنا أن 100٪ أسهل في التطبيق من 90٪ أو 50٪. |
| Kalbi görmekte, düzeltmekte çok daha kolay bu yüzden kalpten başlayalım. | Open Subtitles | القلب رؤيته أسهل أسهل في العلاج، لذا فلنبدأ به |
| Havadansa, sudan götürmesi daha kolay. | Open Subtitles | إنه نقله أسهل في الماء . من أن تنقله في الجو |
| Hem satması daha kolay hem de birkaç milyon dolar ederler. | Open Subtitles | إنّهم أسهل في بيعها، لكن لا تزال تستحقّ بضعة ملايين. |
| Sally'e yalan söylememize gerek yok çünkü o da bizim gibi. Açıklarsam daha kolay anlarsınız. | Open Subtitles | لا يجب علينا أن نخفي طبيعتنا عن سالي لأن سالي مثلنا سيكون الأمر أسهل في الشرح |
| Temel yazı tipini okumak daha kolay ama ben eğlenceli yazı tipini beğendim. | Open Subtitles | الخط الأساسي أسهل في القراءة لكني أحب الخط المرح |
| Radyasyonla daha kolay başa çıkabilmek için alüminyumdan yapıldığı söyleniyor. | Open Subtitles | والمقصود من بنائها من الألومنيوم لجعل الإشعاع أسهل في التعامل معه. |
| Orijinal hâline bakıyor olsak daha kolay anlaşılırdı tabii. Seni Lumen'ın 30 metre yakınına bile yaklaştıracağımı sanıyorsan- | Open Subtitles | وأيضاً من الممكن إتها ستكون أسهل في الفهم إذا كنا نبحث في المقال الأصلي. |
| Sadece diskoda dans etmek daha kolay. | Open Subtitles | ديسكو هو مجرد أسهل في الرقص ل. |
| Böylece sindirimi daha kolay oluyor. | Open Subtitles | انه ينزل بشكل أسهل في الاسفل هنا |
| Adam öldürmek video oyunlarında çok daha kolay öyle değil mi? | Open Subtitles | القتل أسهل في ألعاب الفيديو أليس كذلك ؟ |
| Fazla ağır değilsin. Kurtarılman daha kolay. | Open Subtitles | . لستِ ثقيلة جداً , أسهل في الأنقاذ |
| bir daha ki sefere daha kolay olur. - Hayır Tamaang. | Open Subtitles | سيكون أسهل في المرة القادمة - ( لا ( تامانج - |
| Bu işlere yardım etmek daha kolay. | Open Subtitles | أن الوضع أسهل في المساعده بهذه الأشياء |
| Uyuşturucu sevkiyatından daha kolay. | Open Subtitles | إنه أسهل في النقل من الهيروين. |
| Bu araçları bulmak bu günlerde daha kolay. | Open Subtitles | الحصول على الديزل أسهل في هذه الأيّام |
| Mezbaha nede daha kolay görünüyordu. | Open Subtitles | يبدو الأمر أسهل في المسلخ. |
| Ve şimdi Alec le evlenirse her şeyin daha kolay olacağını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | تعتقد أنه سيكون أسهل في وقت لاحق إذا تزوّجت (أليك) الآن؟ |
| Kesmesi daha kolay olur. | Open Subtitles | وهي أسهل في حالة القطع حولها. |