"أسوأ منه" - Translation from Arabic to Turkish

• daha kötü
• Daha kötüsü
• den kötüleri

Görevde kalmaya devam ediyordu, ta ki daha kötü bir aday ortaya çıkana kadar.
ثم يكمل عمله في مكتبه إلى أن يجدوا مرشحاً أسوأ منه

Boşanmaları daha kötü olmazdı diye düşünürken babamın sevgilisinin cesedini buldum.
عندما أعتقدت أن طلاق والداي ليس هناك أسوأ منه وجدت جثةً لصديقة أبي

Eğer sen olmasaydın muhtemelen ben ondan çok daha kötü bir halde olurdum.
كان من المحتمل أن أكون في وضع أسوأ منه لولاكِ

Biliyor musun, kaç kez tümörü çıkartsak bile eşlerinin, oğullarının ya da kızlarının kör ya da Daha kötüsü olabileceğini söylemek zorunda kaldığımı sayamadım bile.
أتعرف كم مرة اضطررت لإبلاغ أسرة بأننا أزلنا الورم ومع ذلك سيصاب ابنها أو زوجها أو ابنتها بالعمى أو أسوأ منه

Daha kötüsü olamaz.
لا يمكن أن يكون أسوأ منه.

Mance Rayder'ın bu tarafa gelen bir ordusu var ve Mance'den kötüleri de buralarda geziniyor.
(مانس رايدر) لديه جيش متجه إلى هنا وهناك ما هو أسوأ منه في العراء.

Burnumu yanlış elimle kaşırken bile bundan daha kötü çiziklerim oldu.
تعرّضت لجروح أسوأ منه وأنا أحكّ أنفي باليد غير السليمة

Ben efendi olduğumda ondan çok daha kötü olacağım.
عندما أكون سيداً سأكون أسوأ منه كثيراً

daha kötü bir yer düşünemiyorum.
لن تفكّرون في مكان تنتهون فيه أسوأ منه

Aklına ne geliyorsa 10 kat daha kötü.
-أياً كان ما تتخيله، فما حدث أسوأ منه بعشر مرات

daha kötü bir yer hayal bile edemezsin.
ليس بوسعكَ أن تتخيلَ مكاناً أسوأ منه

Benden ne daha kötü, ne de daha iyiydi.
أنا لست أفضل أو أسوأ منه

- Ondan daha kötü olma.
لا تكوني أسوأ منه

Daha kötüsü de olabilirdi.
قد تجدين من هو أسوأ منه

Daha kötüsü de olmuştu.
-أصابني أسوأ منه

Mance Rayder'in bu tarafa gelen bir ordusu var ve Mance'den kötüleri de buralarda geziniyor.
(مانس رايدر) لديه جيش متجه إلى هنا وهناك ما هو أسوأ منه في العراء.