"أسوأ مِنْ" - Translation from Arabic to Turkish

• daha kötü
• daha beter
• betersin

Seni Afrika'ya göndermekten daha kötü bir şey düşünemiyorum.
حَسناً، أنا لا أَستطيعُ التَفكير بأيّ شئِ أسوأ مِنْ إرسالك إلى أفريقيا.

JPAC'in en kötü tahmininden daha kötü efendim.
أسوأ مِنْ جْي بي أي سي أسوأ تقديرِ، سيدي

Yalnız başına olmaktan daha kötü şeyler vardır.
هناك أشياء أسوأ مِنْ أَنْ تكون لوحدك.

Yapmayın, hayatta yağmurdan daha beter şeyler de var.
أوه، هيا،هناك أشياء في الحياةِ أسوأ مِنْ المطرِ.

Bence babandan betersin, çünkü o en azından bunu açıkça söylüyor.
تَعْرفُ ما؟ أنت أسوأ مِنْ أبّيكَ لأن على الأقل هو مقدماً مَعه.

Bu Plaj Balinalarını dinlemekten daha kötü olan tek şey Steven'ın bütün gününü birahane de geçirdikten sonra kusmasını izlemek.
آه، الشيء الوحيد أسوأ مِنْ الإستِماع لأولئك يَسْحبُ إلى الشّاطئ الحيتانَ كَانَ يُراقبُ ستيفن يَتْركُ بعد إنفاق طِوال النهار في حديقةِ البيرةَ.

Lütfen yakma.Çöpten daha kötü kokuyor.
ذلك يَشتمُّ أسوأ مِنْ القمامةِ.

Bu benim yaptığım tüm büyülerden daha kötü bir lanet.
إنّها حياة أسوأ مِنْ أيّ لعنة ألقيتها

Mahvolmuş kariyerden daha kötü şeyler de vardır.
هناك أشياء أسوأ مِنْ a مهنة مُخَرَّبة.

Şaşadan daha kötü tek şey karman-çorman'dır.
الشيء الوحيد أسوأ مِنْ pizzazz يُبهرُ.

Çünkü bundan daha kötü...
' يُسبّبُ هناك لا شيء أسوأ مِنْ...

Parçadan daha kötü yani.
أسوأ مِنْ القطعةِ؟

Hayal edebileceğinden çok daha kötü şeylere.
أسوأ مِنْ تَخيّلتُ أبداً.

Onları ölümden daha kötü bir hayata mahkum ettin.
أدنتَهم إلى a حياة أسوأ مِنْ الموتِ.

Ölümden daha kötü bir hayata!
أي حياة أسوأ مِنْ الموتِ!

Ayarlanmış randevudan daha beter bir şey varsa o da Sevgililer Günü için ayarlanmış randevudur.
الشيء الوحيد أسوأ مِنْ a لقاء أول سَيَكُونُ a لقاء أول على يوم الحبِّ. الموافقة؟

Ölümden daha beter bir kader...
نجد مصيراً أسوأ مِنْ ذلك ؟

Tanrım, Bobby'den betersin.
السيد المسيح، أنت أسوأ مِنْ الشرطي.