Yapabilecekleri en kötü şey, beni şu kasvetli ülkelerinden yollamak olur. | Open Subtitles | أسوا ما يمكن أن يفعلوة أن يرسلوني خارج هذه البلاد الكئيبة |
en kötü ihtimalde ise adamlarından birini indirmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أسوا حالة , أنا لن أدعه يقتل أى من رجالى |
Bir zamanlar tanıdığım biri, başarısızlıktan, ya da daha kötüsü... başarmaktan korkup hayallerimizden uzaklaştığımızı yazmıştı. | Open Subtitles | كتب شخص أعرفه يوما اننا نخرج من أحلامنا خائفين أن نفشل , أو أسوا من ذلك خائفين من النجاح |
Tanrım, daha beter oluruz çünkü seçim hakkımız vardı. | Open Subtitles | نعم فسنكون مثلهم بل سنكون أسوا لأنه لدينا الخيار |
Ben Jonah Wasswa, Sağlık Bakanı'yım. | Open Subtitles | -اسمي (جونا أسوا ) وزير الصحة هنا في (أوغندا) |
Evet sandıklarından kötüymüş. Kemoterapiyi kesiyorlar. | Open Subtitles | نعم انه أسوا مما يعتقدون انهم سيوقفون العلاج الكيمياوي |
İyi yanından bak. daha kötü ne olabilir? | Open Subtitles | أنظري للجانب المشرق ما الذي يمكن أن يحدث أسوا من هذا؟ |
Bu ülkede kurt öldürmek insan öldürmekten daha kötüdür. | Open Subtitles | في هذا البلد قتل الذئاب أسوا من قتل البشر. |
En iyi muhbirlerimden bazıları akla gelebilecek en kötü pisliklerdir. | Open Subtitles | بعض افضل المخبرين لدي . هم أسوا الحثالات الممكن تخيلهم |
Yolun ortasındaki çizgi. Bu sürülecek en kötü yer. | Open Subtitles | الخط الأبيض الذي بمنتصف الطريق هذا أسوا مكان يمكن القيادة فيه |
Hesaplamaları ve en kötü durum senaryosunu istiyorum. | Open Subtitles | أو تي سي أريد هذه الحسابات و أسوا الاحتمالات الممكنة |
NASA'nın yaşadığı en kötü tecrübe bu. | Open Subtitles | ربما تكون تلك هي أسوا كارثة تمر بها ناسا |
Daha kötüsü de olabilirdi. Kulaklara bak! | Open Subtitles | كان من الممكن أن يكون أسوا انظر لهذه الآذان |
Günlerdir bir şey yemedim. Ama daha kötüsü de olabilirdi. | Open Subtitles | ،هذه الأيام بالكاد نادرًا ما نأكل .كان يمكن للوضع أن يكون أسوا |
En kötüsü, içeri ışınlanır biz de onu Aqualad, Artemis ve diğerleriyle birlikte serbest bırakırız. | Open Subtitles | , أسوا الاحول هو ينقلك تخاطريا للداخل ونحن سنحرره بسرعة مع آرتيميس واكوالاد وكل شخص |
Bu kumarhaneden de beter. Şimdi çalıyorsun. | Open Subtitles | هذا أسوا من الكازينو انت تسرق الآن |
Annen gelip her şeyi, her zaman ki gibi, daha beter mi yaptı? | Open Subtitles | هل أتت أمك وجعلت الأمور أسوا كالعادة؟ |
Jonah Wasswa oradaydı, barda beyaz bir adamla konuşuyordu. | Open Subtitles | و رأيت (جونا أسوا) يتحدث مع رجل أبيض بالحانة |
Belki bana açıklarsın. Sağlık Bakanı Wasswa nerede? | Open Subtitles | ربما تود أن توضح لي مكان وزير الصحة (أسوا) |
Dostum, bu hatırladığımdan daha kötüymüş. | Open Subtitles | اوه,إن هذا أسوا مما اتذكر,يارجل |
Sandığından da kötüymüş değil mi? | Open Subtitles | كانت أسوا مما توقعت ؟ |
Ah, daha kötü de olabilirdi. | Open Subtitles | كان الموقف سيكون أسوا اذا أخذت مهنة سكارفيس |
Hayır, daha kötü değil, çünkü o en azından özür diledi ve orada bıraktı. | Open Subtitles | لا, لم تكن أسوا, لانه أعتذر على الأقل وخلاف على ذلك |
Tamam, biliyorum bu utanç verici ama güven bana ölmek daha kötüdür. | Open Subtitles | حسناً ، أعرف أن هذا محرج لكن صدقينى الموت أسوا |
Aradan zaman da geçince hiçbir şey bilmemek, bilmekten çok daha kötü hale geliyor. | Open Subtitles | بمرور الوقت، عدم علمها أسوا من علمها بذلك |