Çok televizyon izliyorum ve sen de gerçekten iyi iş çıkarıyorsun. | Open Subtitles | تعلمين أنني أشاهد التلفاز بكثرة و أنت تقومين بعمل رائع |
Çocuklar evden gittiğinden beri. Gündüz televizyon izliyorum. | Open Subtitles | منذ أن غادر الأولاد المنزل أصبحت أشاهد التلفاز كثيراً |
Bir keresinde evde televizyon izliyordum, eşim de çocukları yatırıyordu ben de bir televizyon programı izliyordum. | TED | وفي ذات مرة وأنا في البيت أشاهد التلفاز حينما كانت زوجتي تضع طفلنا في سريره وكنت أشاهد برنامجًا تلفزيونيًا. |
Hmm bunu bilmemin pek imkanı yokmuş. Çok fazla televizyon izlemem. | Open Subtitles | لا أعرف ذلك لأني لا أشاهد التلفاز كثيراً. |
televizyon izlerken hariç, televizyon izlerken beni yalnız bırakabilirsiniz. | Open Subtitles | إلا عندما أشاهد التلفاز.. عندها دعوني لوحدي |
Değilim, ama çok televizyon izlerim ve bazan yararlı oluyor. | Open Subtitles | لا , لكني أشاهد التلفاز كثيرا وهذا ما ينفع احيانا |
Ama Televizyon seyrediyorum! Birçok insan bu şovda çok çalışıyor. | Open Subtitles | ولكنني أشاهد التلفاز ، عمل الكثيرون بجهد لإنتاج هذا البرنامج |
Ama ne yaptığımı hatırlamıyorum, ben de televizyon izliyorum. | Open Subtitles | ولكن نسيت ماذا كانت لذا أشاهد التلفاز. |
televizyon izliyorum. Ne istiyorsun benden? | Open Subtitles | أني أشاهد التلفاز ما الذي تريدينه مني؟ |
televizyon izliyorum. Ne istiyorsun benden? | Open Subtitles | أني أشاهد التلفاز ما الذي تريدينه مني؟ |
televizyon izliyordum ve dışarıdan sesler duydum. Arka tarafa geçmeye çalışıyordu ama ben bağırmaya başlayınca, kaçtı. | Open Subtitles | أجل، كنتُ أشاهد التلفاز عندما سمعتُ الضجيج كان يحاول الدخول من الخلف، |
Haklısın, benim odamla misafir odasının arasındaki duvarlar gerçekten çok ince, ...ve televizyon izliyordum. | Open Subtitles | صحيح، الجدران بين غرفتي و قاعة الظيوف رقيقة وكنتُ أشاهد التلفاز. |
televizyon izliyordum. Kampüste ceset mi bulmuşlar ne? | Open Subtitles | كنت أشاهد التلفاز عن جثّة في حرم الجامعة |
Tuhaftır ama ben televizyon izlemem. | Open Subtitles | بشكل غريب , لا أشاهد التلفاز أيضا |
Çok televizyon izlemem onun suçu. | Open Subtitles | هو السبب فى أن أشاهد التلفاز كثيراً |
Yemeği televizyon izlerken yesem olur mu? | Open Subtitles | أيمكنني تناول الغداء وأنا أشاهد التلفاز ؟ |
Büyük yatağıma oturur, sıkıntılı bir yüzle televizyon izlerim. | Open Subtitles | أجلس في كآبة على سريري الكبير، أشاهد التلفاز |
Bilmiyorum. Sanırım fazla Televizyon seyrediyorum... | Open Subtitles | لا اعرف فقط أشاهد التلفاز كثيراً |
Biliyor musunuz, bütün hafta boyunca televizyon izledim. Şekerlemeyi seçiyorum. - Pekala. | Open Subtitles | ظليت أشاهد التلفاز طوال الاسبوع سأختار القيلولة. |
TV seyretmek istediğimde kitap oku diyorsun. | Open Subtitles | عندما أريد أن أشاهد التلفاز تقولين أقرأ كتاب |
O garip sesi duyduğumda, geç saatte TV seyrediyordum. | Open Subtitles | . . كنت متيقظاً لوقت متأخر أشاهد التلفاز |
Buzdolabına gidip bir kaç bira aldım ve oturup televizyon izlemeye başladım. | Open Subtitles | و ذهبتُ إلى الثلاجة و أخذتُ بعض البيرة، و جلستُ أشاهد التلفاز. |
Ve bir gece TV izlerken, evde yalnızdım ve bir.. bir adam hapishaneden kaçmış ve ben karanlıktayım | Open Subtitles | ... ذات ليله، كنت أشاهد التلفاز في المنزل لوحدي و ... رجل هرب من السجن المحلي |
Bilmiyorum. Kimin umurunda ki! Sus artık, TV izliyorum. | Open Subtitles | لا أعرف, من يهتم, إصمت إني أشاهد التلفاز, أكرهك |
-Sorun yok, sadece TV izliyordum. | Open Subtitles | لا بأس. كنت أشاهد التلفاز |
Saat 11'de yatmış olmalıyım. Işıklar söner. TV seyretmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أخلد للنوم في الساعة الحادية عشر وعلي أن أشاهد التلفاز |