"أشعة الليزر" - Translation from Arabic to Turkish

    • lazer
        
    • lazerler
        
    • lazerleri
        
    • lazerlerle
        
    Ve şu benekler. Bu benekler bir lazer tarafından okunur. Open Subtitles وتلك النقاط ، تلك النقاط يتم قراءتها بواسطة أشعة الليزر
    Akşamları eve gidip erkek arkadaşının göt deliğine lazer ışınları mı yolluyor sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد أنه يذهب للبيت في الليل ويطلق أشعة الليزر على شرج خليله؟
    Serginin her alanı lazer korumalı ayrıca, ısı, hareket ve ağırlık sensörleri mevcut. Open Subtitles كل معروض به حماية بواسطة أشعة الليزر مراقبة حرارة الغرفة و أستشعار للوزن
    Basitleştirilmiş bir örnek verirsek lazerler şu soruyu sorabilir: 15'in asal çarpanları nelerdir? TED لدينا مثال توضيحي بسيط: قد يصدر سؤال عن أشعة الليزر هو: ما العوامل الأولية للعدد 15؟
    Esas problem, kapıdaki zamanlayıcının yanında lazerler ve hareket algılayıcıları olacak. Open Subtitles المشكلةالأساسية, بعيداً عن قُفل الباب الموقوت... هي أشعة الليزر و كاشفات الحركة
    O zaman, lazerleri kullan. Open Subtitles أشعة الليزر إذن
    Hepsi optik lazerlerle bu diske yazıldı. Open Subtitles كله هنا و تمت كتابته على هذا القرص بواسطة أشعة الليزر
    Genelde lazer ışının enerjisi nesneleri ısıtır. TED في أغلب الظروف، الطاقة في حزمة أشعة الليزر تعمل على تسخين الأشياء.
    Pratikte, parmak izine UV lazer ışığı tutuyoruz ve parmak izinden moleküllerin ayrılmasını sağlıyoruz, böylece kütlesel spektrometre onları yakalayabiliyor. TED وفي الحقيقة، نُطلق أشعة الليزر فوق البنفسجية على البصمة، ونحن نتسبّب في امتزاز الجزيئات من البصمة، استعدادًا ليلتقطها مطياف الكتلة.
    Bu odacığın içinde daha küçük, aşırı soğuk bir bölüm vardır, buraya küçük lazer ışınları erişebilir. TED يوجد بداخل هذه الحجرة قسم أصغر، بارد جداً وتصله أشعة الليزر الصغيرة جداً.
    Işın dağıtıcılar ve lensler fiziksel objelerle gösterilmiştir, ve sistem lazer ışının çizdiği yolu tasarlıyor. TED ويتم تمثيل قاطع الأشعة والعدسات بأشياء مادية، ويقوم النظام باسقاط مسار أشعة الليزر.
    Sonra herşeye gözlerinden çıkan lazer ışınlarını yansıttı. Open Subtitles و ثم وضع أشعة الليزر من اعينه على كل شىء
    Sonra herşeye gözlerinden çıkan lazer ışınlarını yansıttı. Gerçek lazer ışınları. Open Subtitles و ثم وضع أشعة الليزر من اعينه على كل شىء
    Seçilmiş lazer odaklama burun, ağız ve çene çevresindeki görünmeyen kısımları çizmeme yardımcı oldu. Open Subtitles أشعة الليزر الأنتقائية تسمح لي لتشكيل خريطة للمناطق المدموغة
    Çatıda Ay'a lazer ışınları gönderiyorduk. Open Subtitles نحن على السطح نقوم بعكس أشعة الليزر عن سطح القمر
    Kızılötesi lazer, bir keskin nişancının tüfeğinden geliyor. Bu nişancının yeteneklerini görmek istemiyorsan söylediklerimi dinlemelisin. Open Subtitles أشعة الليزر تحت الحمراء تخصّ هدّافاً، وستسمعين ما لمْ ترغبي برؤية مهارته.
    İçerden biri olmadan mümkün değil lazer darbesi emisyonlarına bağışıklığınız yoksa tabii. Open Subtitles الأمر مُستحيل بدون وجود رجل بالداخل إلا لو كنت منيعاً ضد أشعة الليزر التي تستشعر النبض.
    Kapıyı durdurup hareket algılayıcılar ve lazerler aktif hale gelmeden önce otuz saniyemiz olacak. Open Subtitles في خلال هذا الوقت, سيكون أمامنا 30 ثانية لتغطية كاشفات الحركة... و الوصول إلى لوحة الباب لمنع أشعة الليزر من العمل
    Gece görüşü, lazerler ve gizli uçaklar Savunma Bakanlığı'nın parasıyla yapıldı. Open Subtitles حسنا، أموال (داربا) دُفعت من أجل الرؤية الليلية، أشعة الليزر والتخفي.
    Bırakın lazerler parmaklarınızı bulsun. Open Subtitles دعوا أشعة الليزر تجد أصابعكم.
    Ama diğer yandan bakarsak lazerler var. Open Subtitles أمّا أشعة الليزر من ناحية أخرى... .
    lazerleri de aldım. Open Subtitles ولديّ أيضاً أشعة الليزر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more