Kendimi çok kötü hissediyorum ve tahminimce buraya gelmen tesadüf değil. | Open Subtitles | أشعر بإستياء لذا أفترض بأن وجودك هنا ليس من قبيل الصدفة |
Gerçekten üzgünüm. Bu konuda kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أنا آسفة , أشعر بإستياء من هذا |
Bunu sizden istediğim için kendimi kötü hissediyorum, ama 60.000 dolar hayatımı kurtaracak. | Open Subtitles | "أشعر بإستياء بالغ لطلبي هذا، لكن ستّون ألف دولار ستنقذ حياتي |
Kendimi kötü hissediyorum! | Open Subtitles | أوووه. أشعر بإستياء فعلا |
Gina'yla konuşmaya gelmediğim için kendimi kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بإستياء لأنني لم أذهب معكِ (لمقابلة (جينا |
Şimdiyse biraz kötü hissediyorum. | Open Subtitles | ومن الآن نوعً ما أشعر بإستياء |
O gece ayrılırken performansım yüzünden kötü hissediyorum ama beni asıl rahatsız eden çalma şeklim değildi, Casals'dı. | Open Subtitles | وعندما غادرت تلك الليلة، كنت أشعر بإستياء عارم من عزفي، ولكن ما كان يضايقني حقاً لم يكن عزفي، بل كان (كاساليس). |
Bu yüzden kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بإستياء حيال ذلك |
Kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | هيا ، أشعر بإستياء. |
Kendimi kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بإستياء ربما تريد |
Sana söylemeyi çok istiyordum. Kendimi çok kötü hissediyorum. Özür dilerim. | Open Subtitles | أنا أشعر بإستياء أنا آسف |