"أشكال الحياة" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşamı
        
    • yaşamın
        
    • yaşam formlarıyla
        
    • yaşam formlarından
        
    • yaşam formları
        
    • yaşam biçimleri
        
    • yaşam formlarını
        
    • yaşam formu
        
    • yaşam formlarında
        
    • canlı türü
        
    • yaşamlardan
        
    • yaşam formlarına
        
    • hayat formlarını
        
    • yaşam formlarıdır
        
    • hayat formlarının
        
    Dünya üzerindeki en eski yaşamı bana bağlayan şeyi görmeye geldim. Open Subtitles جئت لأرى ما يربطني ببعض من أقدم أشكال الحياة على الأرض
    Öncelikle, Dünya'daki yaşamın tümü enerjiye ihtiyaç duyar. TED من جانب، تحتاج كل أشكال الحياة على الأرض إلى الطاقة.
    Çünkü sizin de bildiğiniz gibi,Peacekeeper Yüksek Komutanlığı'nın tanımlanmamış yabancı yaşam formlarıyla ilişki kurmakla ilgili gayet kesin kuralları vardır. Open Subtitles لأنه كما تعلمين قيادة حفظ السلام لديها معايير واضحه جداً بشأن الاتصال مع أشكال الحياة الفضائيه غير المصنفة
    Fitoplanktonlar çok ufak olmalarına rağmen yeryüzündeki en önemli yaşam formlarından biridirler. Open Subtitles مع أن حجم العوالق ،لا يتعدى رأس الدبوس لكنها تُعد إحدى أهم أشكال الحياة على كوكب الأرض
    Yeni yaşam formları oluşturdukça, yine korkutucu ve rahatsız edici görünüyor, ta ki bu yaşam formlarının yemek masanızda yaşadığını fark edene dek. TED و هذا ما قد يبدو مخيقاً جداً ,وأيضاً مقلق إلى حين أن تدرك أن أشكال الحياة الجديدة هذه موجودة على مائدة طعامك
    yaşam biçimleri, kendilerini lödürecek şeyler üretebilirler. TED في الواقع، أشكال الحياة تنتج أشياء تقتل نفسها..
    Bütün yaşam formlarını "saflık" denilen siyah bir maddeyle zehirliyorlar. Open Subtitles هم يصيبون كلّ أشكال الحياة الأخرى بالمادة السوداء دعت نقاوة.
    Diğer tüm gezegenlerle birlikte dünyamızı ve yaşamı sona erdirecek. Open Subtitles ستحرق جميع أشكال الحياة في كوكبنا، وستدمر عوالم بأسرها
    Dünya'daki yokolma tehlikesi altındaki yaşamı da beraberimizde uzaya götürmemiz gerek. Open Subtitles إذا لم نستطع جلب أشكال الحياة على الأرض معنا، عندما نستكشف الكون، فإن الحياة على الأرض سوف تنقرض.
    yaşamın tümü bunu ihtiyaç duyuyor. TED هذا هو ما تحتاجه الحياة للاستمرار، كل أشكال الحياة.
    Ve okyanustaki bütün yaşamın temeli fitoplanktonlardır. Open Subtitles و الفيتوبلانكتون، أو العوالق الضئيلة هي الأساس لكل أشكال الحياة البحرية في المحيط
    Kökenlerimiz, su, hava ve yaşam formlarıyla yakından bağlantılı. Open Subtitles بما أن في الأصل المياه والهواء وجميع أشكال الحياة مرتبطة بشكل وثيق
    Dünyanın en eski yaşam formlarından bazılarının tabakalar halinde yüzeyde yüzmesi gerçekten harika. Open Subtitles انه امر رائع ان تفكر في ان السباحه في الطبقة العليا هنا هي بعض من أكثر أشكال الحياة بدائية على الأرض.
    Aslında, çok çeşitli yaşam formları mevcut. Open Subtitles في الواقع هناك العديد من أشكال الحياة المختلفة
    Bazı yerel yaşam biçimleri var, ancak onları dışarıda tutuyorum. Open Subtitles هناك بعض أشكال الحياة المحلية أنا أَبقيهم خارجاً
    Ross Buzulu'ndan kopmuştu, oraya buz kenarı ekolojisini keşfetmek ve buzun altındaki yaşam formlarını aramak için gittik. TED انفصل قبالة الجرف الجليدي روس، وذهبنا الى هناك لاستكشاف بيئة حافة الجليد والبحث عن أشكال الحياة تحت الجليد.
    Dünya'da, sıfırdan bir yaşam formu yaratmayı denemek için harika deneyler yapılıyor. Bildiğimiz DNA formlarından çok farklı olabilecek türden bir yaşam. TED يجري القيام بها في محاولة لخلق الحياة من نقطة الصفر، قد تكون مختلفة جداً عن أشكال الحياة ذات الحمض النووي الذي نعرفه.
    Stromatolitler dünya üzerinde bulunan, en eski yaşam formlarında bazıları. TED يعتبر الستروماتوليتيس بعضًا من أقدم أشكال الحياة التي يمكن أن نجدها على وجه الأرض.
    Şu an dünyadaki herhangi bir canlı türü için çok soğuk ve kuru. Open Subtitles فالمريخ الآن، بارد جدا وجاف بالنسبة لأي شكل من أشكال الحياة على الأرض
    Tanrı cinleri tüm diğer yaşamlardan önce yaratmıştır. Open Subtitles خلق الله الجن قبل أي شكل من أشكال الحياة
    Mağaraların inanılmaz yaşam formlarına, daha önce varlığı bilinmeyen türlere barınak olduğu ortaya çıktı. TED اتضح أن الكهوف هي مستودعات من أشكال الحياة المذهلة، أنواع لم نعرف بوجودها من قبل.
    Sayısız boyuttaki hayat formlarını absorbe ettik. Open Subtitles نحن قد أمتصصنا أشكال الحياة في الأبعاد الغير المعدودة
    Ve sekoyalar dünyadaki en büyük basit yaşam formlarıdır. Open Subtitles و السوكيا هي من أكبر أشكال الحياة على الأرض.
    Ardından doğal ayıklanmanın, az gelişmiş hayat formlarının neslini nasıl tükettiğine geçeceğim. Open Subtitles سأنتقل بعد ذلك لأتحدث عن كيف أن الأنتقاء الطبيعى هو الذى يسبب أنقراض أشكال الحياة الأقل تطورا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more