Çok meşgulüm. zaten geldiğin için görüşmeyi kabul ettim. | Open Subtitles | اسمع أنا مشغول ووافقت على رؤيتك لأنك هنا أصلاَ |
Yani zaten arkadaşlarınsa o zaman yalnız paran için yanında değiller demektir. | Open Subtitles | إذاَ لم تشتري الصداقة منهم بما أنك تمتلكيها أصلاَ |
Belki çocuğunun götürüleceğini bile bilmiyordu. | Open Subtitles | ربما كانت لا تعلم أن طفلتها تم أخذها أصلاَ |
Olsaydı bile, katiller onları çoktan almışlardır. | Open Subtitles | لو كان لديه أصلاَ فمؤكد أن القاتل سيأخذهم |
Ben senle konuşmuyorum. Sen niye benle konuşma derdindesin ki ? | Open Subtitles | هيا تحدث لماذا ليس علي تحشي هذا النوع من الحياة أصلاَ ؟ |
Neden tanımadığın bir suçluyu seçtin ki? | Open Subtitles | لماذا تكتبين لسجين لا تعرفينه أصلاَ ؟ |
Buraya hiç gelmemeliydim. - Çok fazla kural var. | Open Subtitles | ما كان علي أصلاَ الاشتراك هناك الكثير من الأنظمة |
Önemli değil. zaten gitmemiz gerek. Üzgünüm. | Open Subtitles | كنا سنغادر أصلاَ . هل تعطيني حقيبتي ؟ هل أنت واثقة ؟ |
- zaten oraya gidiyordum ama böylesi çok daha iyi oldu. | Open Subtitles | ماذا ؟ كنت متجهاَ هناك أصلاَ لكن هذا أفضل |
Partiye gitmenin anlamı da seninle gitmek zaten. | Open Subtitles | متعة الحفلة أصلاَ في الذهاب معك |
zaten gidiyorum. Neden? | Open Subtitles | أنا ذاهبة أصلاَ لماذا ؟ |
Bu zaten oldu, değil mi? | Open Subtitles | هذا حدث أصلاَ أليس كذلك ؟ |
Kimyasal, ABD'de saklanmadı bile. | Open Subtitles | الدخول للبيانات محظور بشدة الرواسب ليست مخزنة أصلاَ في الولايات المتحدة |
Doğruysa bile umursamıyorsun! | Open Subtitles | أنت لا تهتم أصلاَ ما إذا كان هذا صحيحاَ! |
Ve benimle konuşmaya bile gelmedi? | Open Subtitles | وكيف كل هذا ولم تحدثني أصلاَ ؟ |
Benim fikrim değil bile, Anne B'nin. | Open Subtitles | لم تكن فكرتي أصلاَ كانت فكرة " ماما بي " |
Belki bir daha ki sefere oğlunun hapiste çürümesine müsaade ederim. | Open Subtitles | نتحاور أصلاَ ربما المرة القادمة |
Paraya neden ihtiyacın var ki? | Open Subtitles | لم تحتاج المال أصلاَ ؟ |
Seninle neden konuşuyorum ki? | Open Subtitles | لماذا أتحدث معك أصلاَ ؟ |
Tansiyonun var mı ki senin? | Open Subtitles | هل لديك أصلاَ ضغط دم ؟ |
Beau Williamson burada değil ve hiç olmadı. Böbürlenmeyi kes! | Open Subtitles | لم أجده لأنه ليس هنا ولم يكن أصلاَ |