"أصيب في" - Translation from Arabic to Turkish

    • vuruldu
        
    • vurulmuş
        
    • vurulmuştu
        
    • da yaralandı
        
    • 'ta yaralanan
        
    Verme, midesinden vuruldu. Hiçbir şey içemez. Open Subtitles لا، لقد أصيب في المعدة لا يستطيع أن يشرب أيّ شيء
    O yalnızca bayıldı. İncik kemiğinden vuruldu. Open Subtitles إنـه فقط غـائب عن الوعي لقد أصيب في السـاق
    Bir şeyi yok. Ayağından vurulmuş işte. Sanki çok mühim... Open Subtitles إنه بخير، أصيب في قدمه يا له من أمر هام
    Hayden göğsünden vurulmuştu, bunun etkisiyle kan kaybetti. Open Subtitles هايدن " أصيب في الصدر " هذا سيستنزف الدم من موقع الضرب
    2001'de Afganistan'da yaralandı. Open Subtitles لقد أصيب في أفغانستان سنة 2001
    Bu kadar yara almış olarak gördüğüm son kişi Irak'ta yaralanan bir gaziydi. Open Subtitles آخر شخص رأيته يحمل إصابات ممثالة كان محاربًا أصيب في العراق.
    "Buford Tannen tarafından 80 dolarlık bir mesele için vuruldu" mu? Open Subtitles أصيب في ظهره بواسطة بيوفورد تانين بخصوص 80 دولار؟
    Görüş açımız iyi olsun diye bir çatıya çıkalım istemiştik sonra da, başından vuruldu. Open Subtitles تسلّقنا سطحا ، لنأخذ مركزا جيدا و من ثم أصيب في الرأس لقد قتلوه
    Ormandan bir adam çıkmak üzere. Bacağından vuruldu. Open Subtitles سيخرج رجل من الغابة بعد قليل، أصيب في ساقه
    Ellsworth vuruldu, Garretlar'da başından vurulmuş olarak bulundu. Open Subtitles " لقد قتل " إيلسورث , أصيب في محل " جاريت
    Polis on iki yaşındaki kızı tarafından kendi üzerine zimmetli bir silahla vurulmuş. Open Subtitles الشرطي أصيب في المنزل بسلاحه من قبل ابنته ذي سن 12 عام. بالطبع، حادثة.
    Yanlışlıkla o da vurulmuş ve ölmüş. Open Subtitles ولقد أصيب في وسط هذه المعمة , ومات
    Şu ana kadar en azından bir LAPD memuru vurulmuş durumda. Open Subtitles على الأقل ضابط واحد أصيب في هذا الوقت.
    - Kafasından vurulmuştu. Open Subtitles - لقد أصيب في رأسه.
    Ama Artie sırtından vurulmuştu. Open Subtitles لكن (آرتي) أصيب في ظهره.
    Polis Bert, Kuzey Afrika'da yaralandı ve madalya aldı. Open Subtitles (بيرت) الشرطي أصيب في شمال أفريقيا، وحصل على وسام النجم الفضي
    Polis Bert, Kuzey Afrika'da yaralandı ve madalya aldı. Open Subtitles (بيرت) الشرطي أصيب في شمال أفريقيا، وحصل على وسام النجم الفضي
    Rick de Afganistan'da yaralandı. Open Subtitles ريك أصيب في أفغانستان
    Bu kadar yara almış olarak gördüğüm son kişi Irak'ta yaralanan bir gaziydi. Open Subtitles آخر شخص رأيته يحمل إصابات ممثالة كان محاربًا أصيب في العراق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more