Gözlem altında kalacak, fakat doktorları ihtiyatlı bir şekilde iyimserler. | Open Subtitles | وسيبقى تحت الملاحظة ولكن أطباؤه يتفائلون بتحسن حالته |
doktorları günde 16 saat ücretsiz çalışıyorlar. | TED | أطباؤه يعملون 16 ساعة يومياً بدون أجر. |
doktorları reddeti. | Open Subtitles | و أطباؤه يستبعدون ذلك |
Birkaç hafta önce, doktorları Carl'ın midesinin sık sık bulandığını idrarını yaparken rahatsız olduğunu ve başının döndüğünü rapor etmişler. | Open Subtitles | منذ عدة أسابيع ، سجل أطباؤه أن (كارل) كان يعاني من رغبة متكررة في القيء -عدم راحة أثناء التبول ، ودوار |
doktorları ondan umudu kestiklerinde, | Open Subtitles | عندما استسلم أطباؤه |
- Bu sabah beni doktorları aradı çünkü Nick onlara, Mariana'nın onu ziyarete gelip gelmeyeceğini sormuş. | Open Subtitles | -اتصل بي أطباؤه هذا الصباح ، لأنه من الجلي أن (نك) قد سأل عن موعد قدوم (ماريانا) لزيارته |