Sanırım bir telefon görüşmesi için size güvenebilirim. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه يمكنني الوثوق بك بالنسبة للمكالمة الهاتفية. |
Sanırım senden kurtulmanın yolu yok, değil mi? | Open Subtitles | أظنّ بأنّه لا توجد طريقة للتخلص منك، أليس كذلك؟ |
Peki, Sanırım şöyle oldu, o o... pandomim kursuna gitmek zorundaydı. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه قد.. ذهب لحضور درس المسرح الصّامت |
Bence ikimiz için de iyi olur. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه سيعود بالنفع على كلّ منّا |
Bence ikimiz için de iyi olur. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه سيعود بالنفع على كلّ منّا |
Bence biraz fazla oldular. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه كثيرٌ جدّاً. |
Sanırım budalalığı ortaya çıkana kadar böyle oluyor. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه عليك مضاجعتها إلى أن ينبت منها الغباء مُجدّداً |
Sanırım... zamana ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه.. فكّر مليًّا بالأمر. |
-Bu daha iyi Sanırım, sevgilim. | Open Subtitles | - أظنّ بأنّه من الأفضل يا حلوتي |
Sanırım öyle. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه وسيم |
Bobby Dean çok daha yaşlıydı... Sanırım 32 falandı. | Open Subtitles | ... لقد كان (بوبي دين) أكبر في السنّ قليلاً أظنّ بأنّه كان أكبر بإثنين وثلاثين سنة |
Bence iyi görünüyor. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه يبدو جيّداً. |
Bence çarpılmış. | Open Subtitles | أظنّ بأنّه ممسوس |