"أعتراض" - Translation from Arabic to Turkish

    • İtiraz ediyorum
        
    • İtirazı
        
    • itirazım
        
    • itirazsız
        
    • itirazınız
        
    • - İtiraz
        
    İtiraz ediyorum sayın hâkim. Savcılık bu konuda bilgilendirilmedi. Open Subtitles أعتراض, حضرة القاصيّ، المُدعيّ ليس لهُ علم بذلك.
    - İtiraz ediyorum! Tanığı taciz ediyor. - İtiraz reddedildi. Open Subtitles أعتراض ، أنة يقوم بالضغط على الشاهد - الأعتراض مرفوض -
    İtiraz ediyorum, tanık bir psikiyatrist değil! Open Subtitles أعتراض ، الشاهد ليس طبيباً نفسياً
    Bay Collins, itirazı olmayacağına eminim. Open Subtitles سيد كولينز,أنا واثقة أنه لن يكون هناك أى أعتراض
    İçinden geldiği gibi telepati ve parapsikolji gibi konuları araştırmana bir itirazım yok. Open Subtitles ليس لدي اي أعتراض مطلقا على دراستك التخاطر و الباراسيكولوجيا -علم النفس الغيبي
    Ancak Fraser Klanı ile birlikte savaşmayı seçersen bu durumda emirlerime de itirazsız saygı göstereceksin. Open Subtitles لكن إذا أخترت القتال مع عشيرة فريزر فستحترم أوامري بدون أعتراض
    Bizim tıbbi dergilerden biri için bunun hakkında bir makale yazmalıyım, ...tabi eğer bir itirazınız yoksa. Open Subtitles سأكتب تقريراً عن هذه الحالة لمجلتنا الطبية إن لم يكن لديكِ أعتراض
    "İkna edici bir şekilde" cümlesinin kullanımına itiraz ediyorum. Open Subtitles أعتراض على إستخدام عبارة "طريقة مقنعة للغاية"
    İtiraz ediyorum. İma var. Open Subtitles أعتراض,على أساس عدم التعلق
    - İtiraz ediyorum. - Geri alıyorum. Open Subtitles أعتراض أسحب السؤال
    - İtiraz ediyorum, Sayın Yargıç! Open Subtitles ! أعتراض ، سيدى القاضى - مقبول -
    İtiraz ediyorum sayın yargıç. Open Subtitles أعتراض, يا سيدى
    - İtiraz ediyorum! - Kes sesini, Tommy. Open Subtitles أعتراض , أخرس تومي
    - İtiraz ediyorum. Open Subtitles بفتره وجيزه قبل وفاتها أعتراض
    İtiraz ediyorum. Müvekkilim kopya çekmedi. Open Subtitles أعتراض موكلتي لم تغش
    İtiraz ediyorum, Sayın Hâkim. Open Subtitles أعتراض ، سيدي القاضي
    İtiraz ediyorum, Sayın Hâkim! Open Subtitles أعتراض سيدي القاضي
    İtirazı olan varsa, şimdi tam zamanı. Open Subtitles و إذا كان لدى أي شخص أعتراض فليتحدث الآن
    Eğer amcamın itirazı yoksa, kiracı bulalım, tamam mı? Open Subtitles وإن لم يكن لدى عمي أعتراض فلنجد مستأجراً لطابق, حسناً
    İtirazı olan şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar sussun. Open Subtitles إذا أي أحد يملك أي أعتراض على هذا الزواج يتحدث الأن أو ليصمت للأبد
    Sana yazılı onay vermesi halinde senin Groby'de yaşamana itirazım olmaz. Open Subtitles أنا ليس لدي أعتراض على معيشتك في غروبي
    Fraser Klanı ile birlikte savaşmayı seçersen, emirlerime de itirazsız saygı göstereceksin. Open Subtitles إذا أخترت القتال مع عشيرة فريزر ستطيع أوامري بدون أعتراض
    Bir itirazınız mı var? Open Subtitles ألديك أى أعتراض ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more