Yaban pirinçlerine dayalı bir diet sürerek üne sahip olduğunu sanmıyorum.Bu yüzden... | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انك عندك سمعة بالحيام على حمية الرزِّ البرّيِ. لذا. |
Özür dilerim ama sahtekar bir insan kaçakçısı üzerinde hak iddia edebileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | انا اسفة ولكن لا أعتقد انك .. تستطيع منعنا من التعامل معه .. |
bence havayoluyla yapılacak anlaşmada Bayan Gordon'a alacağı tazminatı artırmak için yardımcı olmalısınız. | Open Subtitles | انا أعتقد انك تدين للسيدةجوردن هذا يمكن أن يدعم موقفها مع الخطوط الجوية |
bence siz onu hiç hak etmiyordunuz. Kendisi çok güzel biriydi. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انك تستحقها في الحقيقة إنها حقاً جميلة للغاية |
Sonra, sanırım kaçmak istiyorsun. Duvarın altından bir tünel belki. | Open Subtitles | اذن أعتقد انك تريد الهرب ربما ستحفر نفقا فى الجدران |
sanırım,daima senin nedenini bilmeye ihtiyacın var,kim sormuş,kim yapmış, önemi yok. | Open Subtitles | أعتقد انك تحتاج دائما لمعرفة لماذا، ليست مشكلة من يقم بالسؤال |
Aç olduğunu sanıyordum. Piknik sepeti arkada. | Open Subtitles | أعتقد انك قلت أنك جائع سله الطعام فى شنطه السياره |
Bir daha asla eskisi gibi biri olamayacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد انك غير مؤهل للرجوع إلى ما كنت عليه |
Buna gerçekten inanıyorum. İlk çekingenliği atlattığın zaman herşey yoluna girecektir. - Öyle mi? | Open Subtitles | أعتقد فعلاً هذا أعتقد انك بمجرد أن تتغلب على خجلك الأولى , ستكون مستعداً |
Tüm saygımla söylüyorum ki bizden istediğiniz şeyi anlayabileceğinizi sanmıyorum. | Open Subtitles | مع كل الاحترام لا أعتقد انك تفهم عن ماذا تسألنا |
Senin yaptığın kamu hizmetiyle bizim yaptığımızın bir farkı olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انك تستوعبين كم من الخدمات العامة اللتي نُقدمها للمدرسة |
Charles, toplumda tutmak üzere olduğunuz yerin önemini anladığınızı sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انك تدرك الاهمية الكاملة لموضعك الذي تشغله |
Neler yaşadığımı tam olarak anladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | أعتقد انك تقدر ما مررت به كان عليك أن تحذرني |
bence bütün bunların parçası olmaktan dolayı ne kadar şanslı olduğunu anlayamadın. | Open Subtitles | لا أعتقد انك تعرفين مدي حظكي ان يكون لكي دوراً في ذلك |
bence oraya gitsen iyi olur. | Open Subtitles | أنا أعتقد انك من يجب عليه الذهاب إلى هناك |
bence sen sapıtmış bir hainsin. | Open Subtitles | آجل أعتقد انك نوعاً من الأوغاد المتأمرين |
sanırım sana yardım etmesi için birilerini arayacaksın. | Open Subtitles | روك أعتقد انك سوف تبحث عن أشخاص ليساعدوك |
sanırım onu görmeye gitmelisin. | Open Subtitles | أعتقد انك يجب ان تذْهبُ و تراه. أليس كذلك؟ |
- sanırım, Monsieur Gale, bu suçun başlayışındaki gerçeği, daha da ilginç bulacaksınız. | Open Subtitles | أعتقد انك سترى يا سيد "غايل" أن البداية الحقيقية للجريمة كانت ساحرة أكثر |
-Hastasın sanıyordum. -İyileştim sayılır. | Open Subtitles | كنت أعتقد انك لست على ما يرام أنا افضل الان |
Ben de anlamadığımı anlarsın sanıyordum. | Open Subtitles | و بحلول الان كنت أعتقد انك ستفهمين اننى لا أفهم الامر |
Bak, bize başkasıyla karıştı var düşünüyorum. | Open Subtitles | إنظر ، أعتقد انك قد أخطأت بنا مع شخص آخر |
İnanıyorum ki derinlerde, herkesin medenileşebileceğini öğreneceksin. | Open Subtitles | أعتقد انك ستكتشف أنه بالأساس يمكن لأي أحد أن يكون متحضراً |
- Onu yakaladığını söylediğini sanmıştım. - Öyleydi. Vurmam gerekti. | Open Subtitles | أعتقد انك لقد قلت انه لديك فعلت كنت على وشك إصابته |