Tamamen ikna olmadığının farkındayım ama nereden kanıt bulabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ لستَ مقتنعاً، لكن أعرف من أين آتي بالاثبات. |
Kitabını özlediğini biliyorum ama bununla birlikte, kahramanca şeyler yapabilirsin. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ تفتقد كتابك، لكن بهذه، تستطيع القيام بالأعمال البطوليّة. |
Tem tersini düşündüğünü biliyorum ama benim tek yaptığım seni korumaya çalışmak. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ تظنّ العكس. لكن جلّ ما أحاوله هو حمايتك. |
Tam tersini düşündüğünü biliyorum ama ben de bu, Cumartesileri yapılan kasaba konseyi toplantılarından hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ تظنّ العكس، لكنّني لا أستمتع باجتماعاتِ المجلس أيّامَ السبت. |
İşte bu yüzden senin iyi olacağını biliyorum. | Open Subtitles | لهذا أعرفُ أنّكَ ستكون على ما يرام. |
Aramızda bir bağ olduğunu düşündüğünü biliyorum ama belki de bunun sebebi sadece hayatını kurtaran kişi olmamdandır. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ تظنّ بيننا ذاك التواصل، لكن ربّما... لأنّه صادف أنّي التي أنقذتُ حياتك؟ |
Dosyaları gözden geçirdiğini, bize yetişmeye çalıştığını biliyorum. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}أعرفُ أنّكَ كنتَ تراجع ملفّات القضايا، و تجاري أخبارنا. |
- İstediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرفُ أنّكَ تريد ذلك. |