Çözecek bir şey yok lanet olası, sen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لتسويته أيها السافل انا أعرف أنه أنت! |
- sen olduğunu biliyorum ve bunu oldukça pahalıya ödeyeceksin. | Open Subtitles | أعرف أنه أنت وستدفع ثمن ذلك غالياً |
sen olduğunu biliyorum tamam mı? Senin yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه أنت أعرف أنك فعلت هذا |
Sen olduğunu biliyordum. Her zaman, biliyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أعرف أنه أنت طوال الوقت ، كنت أعرف ذلك |
Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنه أنت. |
Asi'nin sen olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اكن أعرف أنه أنت |
Stooge, sen olduğunu biliyorum, adamım. | Open Subtitles | ستوج، أنا أعرف أنه أنت يا رجل |
- Hey, benim. - sen olduğunu biliyorum. Ödümü patlattın. | Open Subtitles | -هاى أنه أنا أنا أعرف أنه أنت. |
Tiffany, arayanın sen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | تيفاني أعرف أنه أنت |
Bart Simpson, sen olduğunu biliyorum! | Open Subtitles | (بارت سمبسن)، أعرف أنه أنت! |
Arayanın sen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه أنت |
Roy, sen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | (روي)! أعرف أنه أنت. |
sen olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه أنت |
sen olduğunu biliyorum! | Open Subtitles | أعرف أنه أنت! |
Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنه أنت |
Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أعرف أنه أنت |
- Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنه أنت |
Sen olduğunu biliyordum! | Open Subtitles | كنت أعرف أنه أنت! |
Asi'nin sen olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اكن أعرف أنه أنت |