Çok zor bir dönem geçirdiğini biliyorum ama bana böyle davranması gerekmiyor. | Open Subtitles | أعرف أن ما يمر به صعب لكنه ليس بحاجه لأن يكون وغداً |
Yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Beni bağışlamanı da beklemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني |
Yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Senden beni affetmeni beklemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني |
Yaptığım şeyin yanlış olduğunu ve sıkı çalışmanın yerine geçmeyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته خطأ، ولا يوجد أي بديل للعمل الجاد. |
Buna rağmen biliyorum ki burada söylediklerimiz ülkedeki çoğunluğa hiçbir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | و مع ذلك فأنا أعرف أن ما نقوله هنا لا يعني شيء لغالبية بلدنا |
biliyorum bunu söylemem korkunç, ama gizli bir içkici olabilir. | Open Subtitles | أنا أعرف أن ما سأقوله غريب أعتقد أنها كانت ربما .. سكيرة سرية |
..kulağa tuhaf geldiğini biliyorum ama iyimser olacak şeyler var. | Open Subtitles | أعرف أن ما أقوله غريب لكن هناك أشياء كثيرة تدعو للتفاؤل |
Yaptığımın, akla mantığa sığmadığını biliyorum... ama ne diyebilirim? | Open Subtitles | أعرف أن ما أقوم به غش لكن ماذا يمكن أن أقول |
Yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum ve kendimi ahmak gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته كان خاطئ وأشعر بأنني ذلك الأبله لقيامي بذلك الشئ |
O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
Pekala, yaptığım şeyin, affedilemez olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | .. حسناً، أعرف أن ما فعلته كان لا يُغفر .. |
O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
Şimdi bu sana delice gelebilir ama sanırım onun nereye gittiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما سأقوله قد يبدو جنونياً، لكني أظن أني أعرف أين كانت |
biliyorum bunu anlamak zor ama, herkesin iyiliği için yapmak zorundayım. | Open Subtitles | أعرف أن ما أقوم به لا يمكن فهمه، ولكنني أقوم بذلك لحمايتنا. |
Motelde ne olduğunu bilmiyorum ama senin ve dostunun söylediği gibi olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما الذى حدث بالفندق لكنى أعرف أن ما حدث لم يكن ما قلتيه أنتِ و رفيقك |
biliyorum Kevin'ın şu anda yaptığı şey pek sağlıklı değil ama böyle hissediyor. | Open Subtitles | أعرف أن ما يفعله "كيفن" ليس صحيّاً على الأرجح، لكن هذا مكانه الآن |
Ted'den istediğin şeyin kolay olmadığını biliyorum ve bunun için seni sevdiğimi bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن ما فعلته لم يكن سهلاً أريدك أن تعرف أني أحبك لهذا |
Fakat gördüğüm şeyin süpürge olmadığına eminim. | Open Subtitles | ولكنني أعرف أن ما رأيته كان مضرب بيسبول وليس مكنسة. |