"أعرف أن ما" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyorum
        
    • şeyin
        
    Çok zor bir dönem geçirdiğini biliyorum ama bana böyle davranması gerekmiyor. Open Subtitles أعرف أن ما يمر به صعب لكنه ليس بحاجه لأن يكون وغداً
    Yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Beni bağışlamanı da beklemiyorum. Open Subtitles أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني
    Yaptığım şeyin korkunç olduğunu biliyorum. Senden beni affetmeni beklemiyorum. Open Subtitles أعرف أن ما فعلته كان فظيعاً، لا أتوقع أن تسامحيني
    Yaptığım şeyin yanlış olduğunu ve sıkı çalışmanın yerine geçmeyeceğini biliyorum. Open Subtitles أعرف أن ما فعلته خطأ، ولا يوجد أي بديل للعمل الجاد.
    Buna rağmen biliyorum ki burada söylediklerimiz ülkedeki çoğunluğa hiçbir şey ifade etmiyor. Open Subtitles و مع ذلك فأنا أعرف أن ما نقوله هنا لا يعني شيء لغالبية بلدنا
    biliyorum bunu söylemem korkunç, ama gizli bir içkici olabilir. Open Subtitles أنا أعرف أن ما سأقوله غريب أعتقد أنها كانت ربما .. سكيرة سرية
    ..kulağa tuhaf geldiğini biliyorum ama iyimser olacak şeyler var. Open Subtitles أعرف أن ما أقوله غريب لكن هناك أشياء كثيرة تدعو للتفاؤل
    Yaptığımın, akla mantığa sığmadığını biliyorum... ama ne diyebilirim? Open Subtitles أعرف أن ما أقوم به غش لكن ماذا يمكن أن أقول
    Yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum ve kendimi ahmak gibi hissediyorum. Open Subtitles أعرف أن ما فعلته كان خاطئ وأشعر بأنني ذلك الأبله لقيامي بذلك الشئ
    O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. Open Subtitles كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة
    Pekala, yaptığım şeyin, affedilemez olduğunu biliyorum. Open Subtitles .. حسناً، أعرف أن ما فعلته كان لا يُغفر ..
    O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. Open Subtitles كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة
    Şimdi bu sana delice gelebilir ama sanırım onun nereye gittiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف أن ما سأقوله قد يبدو جنونياً، لكني أظن أني أعرف أين كانت
    biliyorum bunu anlamak zor ama, herkesin iyiliği için yapmak zorundayım. Open Subtitles أعرف أن ما أقوم به لا يمكن فهمه، ولكنني أقوم بذلك لحمايتنا.
    Motelde ne olduğunu bilmiyorum ama senin ve dostunun söylediği gibi olmadığını biliyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف ما الذى حدث بالفندق لكنى أعرف أن ما حدث لم يكن ما قلتيه أنتِ و رفيقك
    biliyorum Kevin'ın şu anda yaptığı şey pek sağlıklı değil ama böyle hissediyor. Open Subtitles أعرف أن ما يفعله "كيفن" ليس صحيّاً على الأرجح، لكن هذا مكانه الآن
    Ted'den istediğin şeyin kolay olmadığını biliyorum ve bunun için seni sevdiğimi bilmeni istiyorum. Open Subtitles أعرف أن ما فعلته لم يكن سهلاً أريدك أن تعرف أني أحبك لهذا
    Fakat gördüğüm şeyin süpürge olmadığına eminim. Open Subtitles ولكنني أعرف أن ما رأيته كان مضرب بيسبول وليس مكنسة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more