"أعرف على" - Translation from Arabic to Turkish

• biliyorum

En azından böyle düşünen bir kutup ayısı olduğunu biliyorum.
حسناً، أعرف على الأقل دباً قطبياً يظن هذا.

Eğer o lanet olası hassaslık seminerlerinden birine daha gidersem, kimi suçlayacağımı biliyorum.
إن إضطررت للذهاب إلى واحدة من تلك المؤتمرات الحساسة أعرف على من سألقي اللوم

Biliyorsun komite senin tarafında olabilir, ama senin aleyhine çalışan en az iki üye biliyorum.
اللجنــة قد تقف معــك لكـن أعرف على الأقل شخصيـن سيقفون ضدك

Kesinlikle onların kutu olduğunu biliyorum çünkü kutular ısındığında, genleşirler, ve genleştiklerinde de, patlarlar, ve o tren Bellevue'daki bir doğum suiti gibi görünüyor.
أنا أعرف على وجه التحديد أنها كانت صناديق لأن الصناديق عندما تسخن فإنها تتوسع وعندما تتوسع تنفجر

Tutarsın biliyorum ve benim bunu ciddiye almadığımı düşünmeni istemiyorum.
أعرف على كم ستحصل، ولا اريدك أن تعتقد بأنني لم آخذ الأمر بشكلٍ جدّي.

Şahsen tesadüfi olarak oluşturulmuş olasılıklardan oluşan görünüşte sonsuz bir yelpazeyi, en az sayıda makul değişkene indirgemeye dair 58 teknik biliyorum.
يمكن أن تقلل عدد الاحتمالات أنا بنفسي أعرف على الأقل 58 تقنية لصقل مجموعة متناهية من الاحتمالات بشكل عشوائي

Evrim merdiveninde yarasaların maymunlara çok yakın olduğunu biliyorum.
أعرف على السلّم التطوّري... ... المضاربحقيقيةقريبةالقرود...

Artık kaptandaki "k" ne anlama geliyor biliyorum.
الآن أعرف على ماذا الـ"سي" في كلمة الـ"القبطان" تدل عليه.

Burada ne planladığını ve ne sakladığını biliyorum.
أعرف على ماذا تخطط وأعرف ما تُخفيه

Daha iyisini, yapabileceğini biliyorum.
-تبدو مفاجئا حسنا،لم أكن أعرف على أي نحو أفضل

En azında artık atan bir kalbiniz olduğunu biliyorum.
أعرف على الأقل أنّ قلبك ينبض

- biliyorum, farkındayım. Dur artık.
أعرف، أعرف على رسلك

Kimi suçlayacağımı biliyorum.
أعرف على من سألقي اللوم

- Peki. Şimdi ne çaldığını biliyorum... - Ne?
الآن أعرف على ماذا تعزفين

Çünkü biliyorum
أنا أعرف على أية حال

Ben üç tane biliyorum.
أعرف على الأقل ثلاثة