Dinle, Tatlım Her zaman turtarlı olamayabilirim yada farkında olamayabilirim fakat küçük kızımın bir sorunuolduğunda bunu anlarım. | Open Subtitles | انصتى إلى يا عزيزتى ربما لا أكون فى وعيى دائما ولكننى أعرف عندما تفكر ابنتى بشيئ ما |
Biri arkamdan bana baktığı zaman anlarım ben. Altıncı his gibi, sence de öyle değil mi? | Open Subtitles | أنا دائما ما أعرف عندما يكون شخص ما ينظر من وراء ظهري |
Birinin seks yaparken rol yapıp yapmadığını anlarım. | Open Subtitles | أعلم عندما يمثل شخص ما و أعرف عندما يمارسون الجنس |
Her zaman bilirim; bir akıl işlerken bir diğeri de o radar dalgası ucundadır. | Open Subtitles | دائما ما أعرف عندما يعمل العقل فالنهايه الأخرى لذلك الرادار تشع |
Zevk vermeyi bilirim. | Open Subtitles | أعرف عندما أصل إلى الإشباع، أجعلها راضية |
Genelde bir problem olduğunda bana haber verir. | Open Subtitles | عادة هى تدعنى أعرف عندما يكون هناك شيء خطأ |
Anne, yalan söylediğini anlayabiliyorum. | Open Subtitles | أمي , بوسعي أن أعرف عندما تكذبين. |
Russ'ı çocukluğundan beri tanırım ve yalan söylediğinde anlarım; | Open Subtitles | إنّه لا يكذب. لقد عرفته منذ كان طفلاً، واستطيع أن أعرف عندما يكذب |
Ama kaçış zamanı geldiğinde anlarım. | Open Subtitles | لكني أعرف عندما يحين الوقت للخروج من الحيل |
Marv, ben de bir acemi değilim. Birisi, beni şantaj ile ilgili konuşturmaya çalıştığında bunu anlarım. | Open Subtitles | و أستطيع أن أعرف, عندما يحاول أحدم أن أتكلم عن الإبتزاز |
Bakın, bir yarışmacının rol yapıp yapmadığı anlarım. | Open Subtitles | اسمع، أنا أعرف عندما يمثل متسابق أمام الكاميرا |
Konuşmak istediğin bir şey olduğunda bunu anlarım. | Open Subtitles | أعرف عندما يكون لديكِ ما تريدين التحدّث عنه. |
Sorun varsa söyle, dostum. anlarım. Seni tanıyorum. | Open Subtitles | يمكنني أن أعرف عندما تكون هناك مشكلة يا رجل، إنّي أعرفك. |
Doğaüstü şeylerden anlamam, ama biri işleri berbat ettiğinde anlarım. | Open Subtitles | ربما لا أعلم عن القوى الخارقة لكن أعرف عندما يفشل شخص ما |
Yüzlerce çocukla çalışıyorum o yüzden kimin yalan söyleyip söylemediğini anlarım. | Open Subtitles | أنا أعمل مع المئات من الأطفال لذا أعرف عندما يكونوا يكذبون وعندما لا يكونوا كذلك |
Clark, takip edildiğimi anlarım. | Open Subtitles | أنا أعرف عندما يراقبني شخص ما يا "كلارك" |
Yaramaz çocuklarla mutsuz çocuklar arasındaki farkı bilirim! | Open Subtitles | أعرف عندما لا يستطيع الأطفال الاستقرار وعندما يكون الأطفال تعساء |
İstenmediğim zamanı bilirim. Gene de bizim evimize geliyorsun. | Open Subtitles | . أنظر , أعرف عندما لا أريد شيئاً . ورغم ذلك أنت دائماً فى منزلنا |
Ne zaman rüya gördüğümü bilirim ve bu olan gerçekti. | Open Subtitles | , إنني أعرف عندما أحلم وهذا حقاً قد حدث |
Adamların ciddi olduğunda bana haber ver. | Open Subtitles | اسمحوا لي أن أعرف عندما تحصل على شعبك خطيرة. |
Bee, yalan söylediğini anlayabiliyorum. | Open Subtitles | (بي)، أعرف عندما تكذبين. |