"أعز أصدقائي" - Translation from Arabic to Turkish

    • en iyi arkadaşım
        
    • En iyi arkadaşımı
        
    • en iyi arkadaşımın
        
    • en iyi arkadaşımsın
        
    • en iyi dostum
        
    • en yakın arkadaşım
        
    • en iyi arkadaşımdı
        
    • en iyi arkadaşlarım
        
    • En yakın arkadaşımla
        
    • en iyi arkadaşlarımdan
        
    • En yakın arkadaşımı
        
    • en yakın arkadaşımın
        
    Benim en iyi arkadaşım gibidir. Her şeyi birlikte yaparız. Open Subtitles بالنسبة لي إنع أعز أصدقائي اننا نقوم بكل شيئ سويا
    Kardo kardoyayız. Hem en iyi arkadaşım hem de sağdıcımsın. Elbette sana güveniyorum. Open Subtitles كما تعلم, من صديق لصديقه فأنت أعز أصدقائي و إشبيني فبالطبع أثق بك
    Bence biraz para atarim, bu çocuk en iyi arkadaşım olur. Open Subtitles أعتقد أنني إن أظهرت أيّ مال، سيكون هذا الفتى أعز أصدقائي.
    En iyi arkadaşımı öldürdüm. Open Subtitles لا أهتم بما يحدث لي فقد قتلت أعز أصدقائي
    Merhum en iyi arkadaşımın yatağında bir gece daha geçirebileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles لا أظنني أستطيع تحمل ليلة أخرى في سرير أعز أصدقائي المتوفى.
    - Bu yüzden sen benimde en iyi arkadaşımsın. - Gitmemiz gerektiğini söyle. Open Subtitles ـ وهذا يجعلك أعز أصدقائي أيضا ـ قولي له يجب أن نذهب
    Şey, çocukken en iyi dostum olduğunu düşündüğüm ödüllü bir domuzun vardı. Open Subtitles لقد كان لدي خنزير عندما كنت طفلاً والذي إعتقدت أنه أعز أصدقائي
    Onun için kendimi ateşe atarım. O sadece bir arkadaş değil, benim en iyi arkadaşım. Open Subtitles لا مانع لدي من الدخول في النار من أجلها هي أعز أصدقائي, تعلم؟
    Ve en iyi arkadaşım Danny'e savaş ruhunu burada sürdürdüğü için. Open Subtitles حتي أعز أصدقائي بالرغم كل ما عانيته في الحرب الا اني قد عدت ثانياً
    Pekala, olay şu o benim en iyi arkadaşım ve bütün hafta boyunca ona veya Ellie'ye hiç vakit ayıramadım. Open Subtitles إليكِ الأمر إنه أعز أصدقائي و لم أقض وقتاً طويلاً معه
    en iyi arkadaşım Müslüman'dı. Open Subtitles أعز أصدقائي كان عربيا مسلما. كان فتى صغيرا.
    Adımı bir daha anmamasını rica ettiğim eski en iyi arkadaşım Ted mi? Open Subtitles أعز أصدقائي سابقاً ، والذي طلبت منك ألا تذكريه أمامي أبداً
    Neyin yanlış olduğunu söyleyeyim. en iyi arkadaşım yüzüme karşı yalan söyledi. Open Subtitles سأخبرك بماذا يحدث أعز أصدقائي يكذب أمامي
    En iyi arkadaşımı ve sevdiğim kadını kaybettim. Open Subtitles بطريقة ما فقدت أعز أصدقائي والمرأة التي أحب
    Beni, En iyi arkadaşımı öldürmekle suçlayacak zamanı bulabiliyor ama en iyi arkadaşımla kendisinin gerçekte neler çevirdiğini söylemiyor. Open Subtitles اخذ فترة من الزمن يتهمني بقتل أعز أصدقائي و لكنه لم يحاول أن يخبرك
    Bakımevindeki işimden kovulup eve döndüm ki karımı en iyi arkadaşımın üstünde buldum. Open Subtitles بإمكانك أن تقولي ذلك , لقد طُردت من عملي في الملجأ ثم عدت للمنزل لأجد زوجتي تضاجع أعز أصدقائي
    Sen benim en iyi arkadaşımsın ve senin neden gitmek istediğini anlasam da Open Subtitles انت واحد من أعز أصدقائي و على الرغم من أنّني أفهم تماماً لماذا يجب عليك الرحيل،
    Ama Lex en iyi dostum. Ve onu incitecek hiçbir şey yapmam. Open Subtitles ولكن ليكس أعز أصدقائي ولن أفعل أي شئ يضره
    Bir gün en yakın arkadaşım Brian bir proje üzerinde çalışıyordu. TED أتذكر أن أعز أصدقائي برايان كان ذات يوم بصدد القيام بنشاط
    Üç yıldır, benim en iyi arkadaşımdı. ve benim haberim yoktu. Open Subtitles حسناً كان أعز أصدقائي لثلاثة سنوات ولم أكن أعرف
    en iyi arkadaşlarım gitti ve muhtemelen sırada ben varım. Open Subtitles أعز أصدقائي ماتوا ومن المحتمل بأنني القادمة
    En yakın arkadaşımla karım gittikçe yakınlaşıyorlar. Open Subtitles أرى أعز أصدقائي وزوجتي يقتربون أكثر فأكثر
    O tüm dünyadaki en iyi arkadaşlarımdan biri, ve ölmesini istemiyorum. Open Subtitles إنه أحد أعز أصدقائي في العالم كله ولا أريده أن يموت
    En yakın arkadaşımı becerdiğin gerçeğini düşünüyorum. Open Subtitles أنا أفكر في حقيقة أنك أقمت علاقة مع أعز أصدقائي
    Bir düşman beni en yakın arkadaşımın vahşi saldırısından kurtarmıştı. Open Subtitles عدوي أنقذ حياتي ولكن القاتل العنيف قتل أحد أعز أصدقائي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more