"أعظم هدية" - Translation from Arabic to Turkish

• en büyük hediyeyi
• en büyük hediye

Bana en büyük hediyeyi verdi çünkü ben teşekkür için buradayım
أنا هنا لأشكرك لأنك منحتني أعظم هدية

Bana en büyük hediyeyi verdin.
لقد منحتني أعظم هدية

Bana en büyük hediyeyi verdin.
لقد أعطاني أعظم هدية.

Dinozorların bize verebilecekleri en büyük hediye ölmeleriydi.
أعظم هدية أهدتها لنا الديناصورات هي موتها.

Orada yazdığına göre bir insana verilebilecek en büyük hediye onu dönüştürmekmiş.
وهو يقول أن أعظم هدية.. تستطيع أن تهبها لآدمي هي أن تجعله مصاص دماء.

Gelmiş geçmiş en büyük hediyeyi, sevgiyi.
أعظم هدية على الأطلاق "الحُب"

Gerçeğin en büyük hediye olduğuna inanırım.
أعتقد أن أعظم هدية هي هدية الحقيقة.

Süleyman'ın kanuni reformları Osmanlıların başarılarında o kadar etkilidir ki, bazıları halkına bıraktığı en büyük hediye olduğunu düşünür.
كانت إصلاحات "سليمان" القانونية محورية لنجاح الإمبراطورية العثمانية حيث اعتقدها الكثيرون أعظم هدية تركها لشعبه

Bu, bir adamın bir kadına verebileceği en büyük hediye.
أعظم هدية منحها رجل لإمرأة ذات مرة

Ona ve hepimize verebileceğiniz en büyük hediye hayatınızı yaşamanız Destiny'nin görevini tamamlamanız ve birbirinize güvenmeniz.
و أعظم هدية تقدمينها لها... و لنا جميعاً... هي أن تعيشي حياتكِ و تنجزي مهمّة "القدر"