"أعلمُ أنّك" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyorum
        
    İyi davranmaya çalıştığını biliyorum ama bu merhamet meselesinden çok memnun değilim. Open Subtitles أعلمُ أنّك تحاول التخفيفَ عنّي لكنّني لا أحبّ نغمة الشفقة هذه
    biliyorum. Öyle geri gelip, kaldığın yerden devam edemezsin ama... Open Subtitles أعلمُ أنّك لا تستطيعُ أن تعودَ لطبيعتكَ مباشرة
    Anlamadığını biliyorum ama benimle gelmek zorundasın. Open Subtitles أعلمُ أنّك لم تفهم، لكن عليكَ أن تأتي معي.
    Kraliçe olmak için yarıştığıma çok sevindiğini biliyorum. Open Subtitles .أعلمُ أنّك سعيدة بأني سأشارك في المسابقةِ
    Çabaladığını söylüyorsun, biliyorum, başına çok şey geldiğini de biliyorum, ama... Open Subtitles أعلمُ أنّك تقول أنّكَ تحاول... و أعلمُ أنّكَ عانيتَ الكثير، لكن...
    Korkuya yakın hissedebileceğin ne varsa şu an hissettiğini biliyorum. Open Subtitles أيُّما أقرب شعور للخوف يُمكنكَ الشعور به، أعلمُ أنّك تشعُرُ به الآن.
    Sorun degil; yalnizca kralin iyiligini istedigini biliyorum. Open Subtitles لا بأس، أعلمُ أنّك تُكنّ للملكَ كلّ الاهتمام.
    Korktuğunu biliyorum. Lütfen iyi olduğunu söyle bana. Open Subtitles أعلمُ أنّك خائفة أرجوكِ أخبريني أنّكِ بخير
    Anne, yeter. Beni burada istemediğini biliyorum. Open Subtitles أمي، ذلك كافِ أعلمُ أنّك لا تريدينني هنا
    Kalbinin en derinliklerinde, iyi bir adam olduğunu biliyorum. Open Subtitles في أعمَق جُزء من قلبك، أعلمُ أنّك رجُل جيّد.
    Benim en iyisini seçtiğinizi biliyorum. Open Subtitles أعلمُ أنّك اخترتِ لي ما هو خير
    Bunun için çok çalıştığını biliyorum. Open Subtitles أعلمُ أنّك عملتِ بجدٍّ على هذا
    Kendini kontrol edebilseydin bunu hiçbir zaman yapmayacağını biliyorum ama... Open Subtitles لم يكن أنا أعلمُ أنّك لن تفعل هذا أبداً لو كنتَ تتحكّم بنفسك، ولكن...
    Kendimi zayıf hissetmemi istediğini biliyorum. Open Subtitles أعلمُ أنّك تريديني أن أشعر بالضعف.
    İçeride bir yerde olduğunu biliyorum inek. Open Subtitles أعلمُ أنّك في الداخل أيّها المعقّد.
    Anne, benim için endişelendiğini biliyorum ve sana iyi olduğumu göstermek istiyorum ama yarına kadar beklemesi gerekecek çünkü bir partiye gideceğim, ve sizi davet ederdim ama sadece yerliler katılabiliyor Open Subtitles أمّي، أعلمُ أنّك قلقة عليّ، لكن أريد أن أُريكِ أنّي على ما يرام، لكن يجب الانتظار إلى الغد، لأنّي أريد حضور هذه الحفلة، كنتُ لأدعوكما، لكنّها فقط للمحلّيّين.
    Onun Jacob olduğunu sandığını biliyorum ama değil. Open Subtitles أعلمُ أنّك تظنُ أنهُ هو, لكنه ليس كذلك
    Jen'i kurtarmak istediğini biliyorum. Kurtarmak zorundaymışsın gibi hissettiğini de biliyorum ama bu şekilde olmaz. Open Subtitles (أعلمُ أنّك تريدُ إنقاذَ (جن وأعلمُ انّك تشعرُ بالمسؤوليّة، لكن ليس بهذه الطريقة
    Teknik olarak hala Jane'lesin biliyorum ama Barry Schkolnick'in kuzeni Carrie Schkolnick Brandeis'tan yeni mezun oldu ve ona etrafı gezdirebilecek birini arıyor. Open Subtitles (ماكسي)، أعلمُ أنّك ما زلتَ عمليّاً مع (جين)، لكن ابنةُ أخ (بيري شلونخ) (كاري شلونخ)، تخرّجتْ مؤخّراً و تبحث عن شخصٍ ليريها المكان.
    Onu senin zehirlediğini biliyorum. Open Subtitles أعلمُ أنّك سمّمتَه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more