Bütün eşyalarımı Birlikte yaşadığım ailede bıraktım. | Open Subtitles | تركت معظم أغراضي مع العائلة التي كنت أعيش معها |
İki yıldır Birlikte yaşadığım kız. | Open Subtitles | الفتاة التي كنت أعيش معها للسنتين الماضيتين |
Birlikte yaşadığım kadınla bunu konuşmuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت عن المرأة التي كنت أعيش معها... |
Ben onunla yaşamak zorundayım, Gulati! -Ben de. | Open Subtitles | (يجب أن أعيش معها يا (جولاتي - وأنا كذلك - |
Ben bir de onunla yaşamak zorundayım. | Open Subtitles | اتعرف،يا رجل يجب ان أعيش معها |
Annemi arıyorsan, onunla yaşamıyorum. | Open Subtitles | إذا كنت تبحث عن أمي، لم أعد أعيش معها. |
Annemi arıyorsan, onunla yaşamıyorum. | Open Subtitles | ،إذا كنت تبحث عن أمي .لم أعد أعيش معها |
Kendisi en iyi dostumdur ve onunla kalmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنها صديقتي المفضلة، ولا أستطيع الإنتظار حتى أعيش معها |
Birlikte yaşadığım kadın. | Open Subtitles | هي المرأة التي أعيش معها |
Birlikte yaşadığım şey, kız kardeşim. | Open Subtitles | لدي أخت ما أعيش معها |
Birlikte yaşadığım kadın. | Open Subtitles | إنهـا امرأة أعيش معها |
Ben bir de onunla yaşamak zorundayım. | Open Subtitles | اتعرف،يا رجل يجب ان أعيش معها |
Hayır, Helen. onunla yaşamıyorum. | Open Subtitles | لا هيلين، أنا لا أعيش معها |
Celestine'i bulmak ve hep onunla kalmak. | Open Subtitles | أن أجد سيلستين و أن أعيش معها للأبد |