"أغدو" - Translation from Arabic to Turkish

    • dönüşmem
        
    • olmalıyım
        
    • olmamı
        
    • olabilirim
        
    • olamayacağım
        
    • olmaya
        
    • olamam
        
    Ama Tanrı'yı oynama fırsatı verildiğinde ölmekle buna dönüşmem arasındaki farkı belirleme fırsatı senin isteğine göre mi hareket ettin yoksa benim isteğime mi? Open Subtitles و لكن ، حين جاءت الفرصة للعب دور الإله و قررتي إن كنت سأموت أو أغدو هكذا هل قررتي ، وفقا لما أردتيه ؟
    Bunu yapabilmek için, başka birine dönüşmem gerekti. Open Subtitles "ولتحقيق ذلك، فلا بدّ أن أغدو أحدًا آخر"
    Dostumun anısına başka biri olmalıyım. Başka bir şey olmalıyım. Open Subtitles ولأكرّم ذكرى صديقي، لابدّ أن أغدو أحدًا آخر، لابد أن أغدو شيئًا آخر.
    Lider olmamı sen söylemiştin, bunu da sana söyleyen ben olmalıyım. Open Subtitles ،أردت مني أن أغدو قائدة إذن، دعني أخبرك ذلك
    Ben de göt olabilirim. Götün teki olmamı ister misiniz? Open Subtitles يمكنني أن أغدو أحمقًا أيضًا أترغب أن تراني أغدو أحمقًا؟
    İstediğin Ripper olabilirim. Hem de daha yararlı bir şekilde. Open Subtitles بوسعي أن أغدو الممزق الذي تنشده، هكذا سأكون أكثر فاعلية.
    Boş saatlerde gelmeme izin veriyor çünkü herkesin bildiği gibi o da biliyor ki asla özel bir ajan olamayacağım. Open Subtitles ويسمح لي بالقدوم في ساعات الراحة، لأنه يعلم مثل الجميع أنّي لن أغدو عميلاً
    Bu beni ortopedi cerrahı olmaya yönlendirdi amacım benim spor yapmamı engelleyen problemelere çözüm bulmaktı. TED وقد دفعني هذا لكي أغدو جراح عظام ولانني اهتممت كثيرا بحلول تلك المشاكل فإنني اليوم امارس الرياضة بكل انواعها وبشتى الطرق
    Bunu yapabilmek için başka birine dönüşmem gerekti. Open Subtitles "ولتنفيذ ذلك، "لا بدّ أن أغدو أحدًا آخر"
    Bunu yapabilmek için başka birine dönüşmem gerekti. Open Subtitles ولتنفيذ ذلك" "لا بدّ أن أغدو أحدًا آخر"
    Bunu yapabilmek için başka birine dönüşmem gerekti. Open Subtitles "ولفعل هذا فلا بدّ أن أغدو أحدًا آخر"
    Arkadaşlarımın anısının şerefine başka birisi olmalıyım. Open Subtitles "لتشريف ذكرى صديقي، يتحتّم أن أغدو شخصًا آخر"
    Olabileceğime inandığı adam olmalıyım. Open Subtitles أودّ أن أغدو ذاك الرجل الذي أمله.
    Dostumun anısına başka biri olmalıyım. Open Subtitles "لكيّ أشرّف ذكرى صديقي، فلا بدّ أن أغدو شخصًا آخر"
    Normal olmamı ve bir kız arkadaşım olmasını istiyorsun, sanıyordum! Open Subtitles اعتقدتُ أنك أردتني أن أغدو طبيعيًا وأن أحصل على خليلة!
    Annem için büyük bir hayalkırıklığıydım. Benim bir hemşire olmamı istemişti. Evlenmemi, üç çocuk sahibi olmamı. Open Subtitles كنـتُ خيبة أمــل كبيرة لأمي، أرادتنـي أن أغدو ممرضة، و أتزوج و أنجب ثلاث أولاد.
    Daha iyi bir insan olabilirim eğer bana tekrar güvenirsen. Open Subtitles ويمكنني أن أغدو رجلاً أفضل إن وثقتي بي مجدداً.
    Şu anki hayatımı unutmadan asla olması gereken kişi olamayacağım. Open Subtitles لن أغدو ماهيّتي الحقّة ما لم أتخلّص مما يكبحني.
    olamayacağım yaşlı bir kadın gördüm. Open Subtitles رأيت سيدة عجوزة لا أريد أن أغدو مثلها
    Eğer izin verirsen ciddi olmaya hazırım. Open Subtitles إني على استعداد أن أغدو جاداً إذا ... استضفتيني
    Olmama ihtiyaç duyduğun kişi asla olamam. Open Subtitles لا يمكنني أن أغدو ما تحتاجين إلى أن أغدوه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more