"أغضبك" - Translation from Arabic to Turkish

    • kızdırmak
        
    • sinirlendirmek
        
    • kızdırmış
        
    • kızdırdı
        
    • kızdıracak
        
    • kızdıran
        
    • üzecek
        
    • delirtmiş
        
    • seni üzdü
        
    • kızmışsındır
        
    • sinirlendiren
        
    Sizi daha fazla kızdırmak istemem ama bence evet demeye çalışmıyordu. Open Subtitles لاأعني بأن أغضبك أكثر، سيدي لكن أعتقد حقاً هي كانت تحاول أن تقول نعم
    Seni sinirlendirmek için bundan daha fazla şey olmalı evlât. Open Subtitles ينبغي أن تحتمل أكثر من ذلك كي أغضبك يا بني
    Anthony seni çok kızdırmış olmalı. Kabul et. Seni buraya tıktı diye boynunu kırmak istiyorsun. Open Subtitles يا إلهي يبدو أن أنثوني أغضبك كثيرا أعترفي بأنكي ترغبين بتدميره لوضعكي هنا
    Bu sizi cidden kızdırmış olmalı. Evet, kızdırdı aslında. Open Subtitles لابد ان الأمر أغضبك نعم في الواقع أغضبني
    - Seni kızdıracak bir şey mi yaptım? Open Subtitles لا أعلم إن كنت فعلت شيئاً أغضبك مثل ماذا؟
    Birazdan sorulara geçeceğim o yüzden en son gazeteleri okuduğunuzda sizi kızdıran şeyleri unutmayın. Open Subtitles لذا رجاء تذكر الذي أغضبك آخر مرة قمت بقراءة صحيفة.
    Teşekkürler, Şişko Tony, sağ ol ama seni aptal durumuna düşürüp kızdırmak pahasına da olsa bizim vale hizmetimiz yok. Open Subtitles شكرا فات توني شكرا لك ولكن سأخاطر باحتمال أن أغضبك عبر جعلك تبدو غبيا ليس لدينا خدمة اصطفاف السيارات
    Seni kızdırmak istemem ama ne istersen alabilirsin, herşeyi parayı herşeyi ...al istediğini. Open Subtitles لا أرغب أن أغضبك , لكن يمكنك الحصول على كل ما تريده فقط خذ كل المال , خذ ما تريده
    Ses olayıyla seni kızdırmak istemedim. Tavsiye olarak söyledim sadece. Open Subtitles لم أود أن أغضبك حول موضوع الإزعاج، فقد كان مجرد اقتراح
    Bana bak, Üzgünüm. Bugün seni sinirlendirmek istemedim. Open Subtitles انظر,أنا أسفة لم أقصد أن أغضبك مني هذا الصباح
    Seni sinirlendirmek istediğimden değil, ya da fikirlerini hesaba katmadığımdan da değil. Open Subtitles لا أريد أن أغضبك... أو أن أتجاهل أيًّا من أفكارك
    Seni sinirlendirmek istemedim. Open Subtitles قد كان يومي الأول، لم أرد أن أغضبك
    Biri seni gerçekten kızdırmış olmalı. Open Subtitles يبدو أن أحدهم أغضبك جدا
    Dur tahmin edeyim bu şekilde senin istemediğin bir şeyi yaptı ve bu seni kızdırdı. Open Subtitles و دعني أخمن وخلال فعل ذلك, لقد فعل شيئًا لم ترده أنت وقد أغضبك هذا كثيرًا
    Senin ihtiyaç duyduklarını sana almaması seni kızdırdı mı? Open Subtitles هل أغضبك عدم إعطائه ما تحتاجين له؟
    Çilli, seni kızdıracak bir şey mi dedi bu yoksa? Open Subtitles هل قال شيئا أغضبك ياذات النمش؟
    Robin, canım, seni üzecek bir şey mi dedim? Open Subtitles روبين،عزيزتى هل قلت شىء أغضبك ؟
    Bu seni delirtmiş olmalı, Joe. Open Subtitles لا بد أن هذا أغضبك جو
    Bir şey seni üzdü. Open Subtitles شيئ ما أغضبك
    O zaman seni ele vermesine çok kızmışsındır. Open Subtitles اذا أغضبك حقا انه انقلب ضدك
    Betiniz benziniz atmış. Sizi sinirlendiren bir şey oldu sandım. Open Subtitles أنت شاحب جداً، لذا إعتقدت لربما شيء ما أغضبك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more