Çoğumuz zamanını evlerde geçirdi ve çözemediğimiz sorunların cevaplarını arayıp durduk. | Open Subtitles | أغلبنا أمضى وقته يفكر في ماذا لو وينظر إلى الأسباب الآخرى |
Bizler, burada bulunan Çoğumuz, Amerikalıyız. | TED | نحن، أغلبنا هنا، أمريكيون. نحن لدينا بلد ديمقراطية |
Çoğumuz hem ülkemizi seviyoruz, hem de kendimizi Dünya vatandaşı olarak görüyoruz. | TED | أغلبنا فخورون ببلداننا ومواطنون عالميون في نفس الوقت. |
Bu, pek çoğumuzun sorduğu çok mühim bir soru. | TED | فهذا هو السؤال الرئيسي الذي يسأله أغلبنا |
Çoğumuz buna inanacağız çünkü seni saunada görmüştük. | Open Subtitles | أغلبنا سيصدق ذلك لأننا رأيناك في حمّام البخار |
Bizim de atalarımız avcıydı. Fakat pek Çoğumuz bu içgüdüleri kaybettik. | Open Subtitles | أجدادنا القدامى كانوا صيادين أيضاً, لكن أغلبنا فقدوا هذه الغرائز. |
Pek Çoğumuz geldiğimiz gibi, tekme ve çığlık atarak göçüp gideriz. | Open Subtitles | أغلبنا يغادر الحياة كما دخلها بصراخ و صراع. |
Çoğumuz sizin durumunuzda aynı şeyi yapardık. | Open Subtitles | لكان أغلبنا فعلوا نفس الشيء تحت الظروف نفسها |
Çoğumuz, gerçekten ne istediğimizi söylememiz hususunda kendimize izin vermeyiz, çünkü bunun nasıl olabileceğini görmeyiz. | Open Subtitles | أغلبنا لم نسمح لأنفسنا أن نرغب ما نريده فعلا لأنه لا يمكننا أن نرى كيف سيبرز ذلك إلى الوجود |
Çoğumuz gibi, Hannah da buraya Ş.O.'larla ilişki kuramadığı için gelmişti. | Open Subtitles | مالذي كان صعبا عليها؟ حسنا, مثل أغلبنا, جائت هانا هنا لأنه ماعاد ممكنا لها التواصل مع الآخرين |
Eğer soyundansak, neden Çoğumuz çok farklı görünüyor? | Open Subtitles | إذا صحّ ذلك، فلماذا أغلبنا لا يشابه بعض؟ |
Gerçi bu duvarların ardındaki gerçeğe tanıklık eden Çoğumuz böyle yüce bir ideale karşı çıkabiliriz. | Open Subtitles | .وبالرغممن يقينيأنّ أغلبنا. سيعترض على هذه المثاليّة، لمعايشة الواقع المؤلم وراء هذه الجدران. |
- Yakalanma korkusu olmasaydı bir Çoğumuz yabaniler gibi davranırdık. | Open Subtitles | لولا الخشية من الإيقاع لكان أغلبنا مثل الهمج |
O zaman bağlılığınızın etkileyici olduğu konusunda Çoğumuz aynı düşünüyoruz. | Open Subtitles | حسناً إذاً، أتحدث عن أغلبنا عندما أقول أن إخلاصكِ مذهل للغاية |
Pek Çoğumuz gibi bozulmamışlardı. | Open Subtitles | لم يكونوا فاسدين مثل أغلبنا في الداخل هناك. |
Elbette Çoğumuz gözlerden uzak bir hayat sürmeyi tercih ediyoruz. | Open Subtitles | وطبعًا أغلبنا يحبّذ عيش حياة بعيدًا عن أعيُن الجمهور. |
Çoğumuz korkunç bir gerginlik hissediyoruz ve bacaklarımız titriyor. | Open Subtitles | أغلبنا قَلِقٌ جدا ونشعر وكأن أقدامنا موخزة |
Ama yüzde 68 gibi büyük bir oran, eşya üretmek ve çoğumuzun her gün beklediği hizmetleri sunmak amaçlarından kaynaklanıyor. Tarım, ev işi ve inşaat gibi sektörler buna örnek. | TED | و لكن النسبة الأعظم تصل إلى 68 في المئة بغرض خلق البضائع و إيصال الخدمات و التي يعتمد عليها أغلبنا يوميا، في قطاعات مثل العمل الزراعي و العمل المنزلي والبناء. |
çoğumuzun beyninde, kendi küçük polis memurları vardır. | Open Subtitles | أغلبنا لديه الشرطي الصغير الخاص به .. هنا |
Hepimiz seni öldürmeye çalıştık. Ve sen çoğumuzu öldürmeye çalıştın. | Open Subtitles | جميعنا حاولنا قتلك وحاولتَ قتل أغلبنا |