| Doğrulanmamış raporlar, Mürettebatın bir kısmının kurtarıldığını gösteriyordu. | Open Subtitles | أشارت تقارير غير مؤكدة إلى أنه تم إنقاذ بعض أفراد الطاقم |
| 23 kişilik Mürettebatın tamamı hastalandı. Biri öldü. | Open Subtitles | أصيب جميع أفراد الطاقم بالإعياء ولقي أحدهم مصرعه |
| Teknenin kıçında Mürettebattan biriyle sohbet ediyordum. | Open Subtitles | حدث لي أن أكون في مؤخرة القارب اتحدث إلى أحد أفراد الطاقم |
| Mürettebattan birini görseydik bunu bilirdiniz. | Open Subtitles | لو كنا رأينا ، أى من أفراد الطاقم يا دكتور ، لكنت تعرف الآن |
| Ben seninle gelmek isterdim ama yarın sabaha kadar ekibin yeni mesai çizelgesini hazırlamam gerek. | Open Subtitles | أود أن أذهب , ولكن عليّ أن انهي مناوبة الجديدة أفراد الطاقم في قبل صباح الغد |
| Kendime geldiğimde Mürettebat gitmişti. | Open Subtitles | عندما استيقظت ، لقد وجدت السفينة خالية من جميع أفراد الطاقم |
| Hırsızlıktan saldırıya, saldırıdan firara kadar hepiniz mürettebattaki arkadaşlarınızı... | Open Subtitles | من السرقة والإعتداء،والفرار من الجندية جميعكم ارتكبوا جرائم والتي وضعت زملائكم أفراد الطاقم في خطر |
| O kadın tüm Mürettebatın önünde bir subay vurdu. | Open Subtitles | هذه المرأة أطلق النار على ضابط أمام كل أفراد الطاقم |
| Mürettebatın hayatını tehlikeye atmana izin vermem. | Open Subtitles | لا يمكننى أن اسمح لكِ بالمخاطرة بحياة أفراد الطاقم |
| Olay olduğunda gemiye yeni geliyorlardı ama Mürettebatın büyük kısmı hazırlık yapmak için buradaydı. | Open Subtitles | كنا قد بدأنا الصعود ألى السفينة عندما حصل هذا لكن كان هناك مجموعة من أفراد الطاقم في الداخل يقومون بالتحضيرات |
| Pekâlâ, patlamanın büyüklüğü burasıyla Mürettebatın geri kalanı arasında kalan bölümleri su basmasına yeter gibiydi. | Open Subtitles | حسناً، حجم الإنفجار كان كافياً على الأرجح لغمر الأقسام في ما بين هُنا وبقيّة أفراد الطاقم. |
| Mürettebatın bir kısmıyla konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نود أن نقابل بعض من أفراد الطاقم |
| Eğer Mürettebattan birisi hayatta kalmışsa, yardım getireceğini umuyorum. | Open Subtitles | وإذا كان أي من أفراد الطاقم على قيد الحياة ، أن الأمل الوحيد أنهم سوف في نهاية المطاف يرسالوا مساعدة |
| Mürettebattan hiç kimsenin bir avukatla görüşmeden referans numunesi vermemesini isteyecekler. | Open Subtitles | لن يسمحوا لأي أحد من أفراد الطاقم بإعطائنا عينات حتى يقوم كل واحد منهم بالتحدّث إلى محامي |
| Mürettebattan hiç kimseyi görmediniz mi? | Open Subtitles | ألم تجد ، أى من أفراد الطاقم بعد ؟ |
| Belki de ekibin üçte biri Kilise taraftarı. | Open Subtitles | ربّما ثلث أفراد الطاقم هم مع الكنيسة. لماذا؟ |
| Bazı yaratıklarla karşılaştık, ekibin vücutlarını ele geçirdiler. | Open Subtitles | واجهنا شكل من أشكال الحياة الفضائية الغريبة ولقد سيطرت على أجسام أفراد الطاقم |
| Ama eski ekibin peşinde olabilir tabii. | Open Subtitles | ولكن بالطبع، قد يكون يلاحق أفراد الطاقم القديم |
| Kıdemli eğitim uzmanı ve Mürettebat irtibat subayı, tam olarak ne yapar? | Open Subtitles | ماذا يفعل كبير أخصائي التدريب والربط بين أفراد الطاقم تحديدا؟ |
| Sivillerin tahliyesine yarın başlanmasını istiyorum tüm Mürettebat ve savaş gereçleri ise hafta sonuna kadar nakledilmiş olacak. | Open Subtitles | دعونا نبدأ تفريغ المدنيين بحلول يوم غد جميع أفراد الطاقم سينقلون بعد أسبوع |
| Mürettebat ve ailelerini ciddi baskı altındalar. | Open Subtitles | أفراد الطاقم وعائلاتهم يعيشون تحت ضغطٍ شديد |
| Subaylar bu konuda tek kelime etmedi ama mürettebattaki herkes bunun gizli bir operasyon olduğu konusunda emindi. | Open Subtitles | لم يقل أى من الضباط شيئاً بشأن الأمر لكن جميع أفراد الطاقم كانوا على علم أنه أمر يتعلق بعملية سرية |
| Emirlerimi tayfadan öğrenmem. | Open Subtitles | لن أتلقى أوامري من أفراد الطاقم |
| Dinle, bu mürettebatı asla bulamazsın. Gemide elektrik olmadan olmaz. | Open Subtitles | عليك أن توفر الطاقة لايمكنك العثور على أيّ أفراد الطاقم |