"أفضل دواء" - Translation from Arabic to Turkish

• en iyi ilaç
• en iyi ilaçtır
• uyuşturucu kullanırken en

Seninle olması, seni görmesi, sesini duyması annene verebileceğin en iyi ilaç.
بقاءها معك تراك، تسمع صوتك هذا أفضل دواء يمكنك أن تقدمه لأمك

Bu fikirler Hindistan'da, gülmenin gerçekten de en iyi ilaç olduğuna inanan bir doktor tarafından inceleniyor.
و قد قام بدراسة تلك الفوائد طبيب في الهند و الذي أصبح مهووساً بفكرة أن الضحك هو أفضل دواء

Gülmenin en iyi ilaç olduğunu kim söylüyorsa bel soğukluğuna hiç yakalanmamıştır.
ومن قال أن الضحك أفضل دواء لم يصب بالسيلان أبدا ً

Şey, evet. Her zaman söylerim zaten aile en iyi ilaçtır.
حسناً , أجل , لطالما أقول أن العائلة هي أفضل دواء

Aşk en iyi ilaçtır derler tabi, eğer ilacını alıyorsan.
قالوا أن الحب هو أفضل دواء" "إلا إذا لم تتناوله

Bilir misin, uyuşturucu kullanırken en mükemmel an, uçtuğun an değildir onu kullanmak üzere olduğun andır.
أتعرف أن أفضل جزء في أفضل دواء في العالم هو الموت إنها اللحظة التي تسبق تناولك إياه

Dürüst olmak gerekirse burada olman ihtiyacım olabilecek en iyi ilaç bana.
بصراحة، وجودك هنا هو أفضل دواء يمكن أن أحصل عليه.

Benden böyle büyük paraları almazsan, en iyi ilaç o olur!
أفضل دواء هو ان لا تطلب مني شيء كهذا

Bu durumda, en iyi ilaç yine ilacın kendisidir.
في هذة الحالة الدواء هو أفضل دواء

Daha iyi görünüyorsun. Bazen en iyi ilaç iyi bir gece uykusudur.
تبدو أفضل حالا - أحيانا النوم الجيد يكون أفضل دواء -

Karşılaştığım en iyi ilaç.
إنه أفضل دواء اكتشفته.

Homer, gözün için en iyi ilaç ot.
أنه أفضل دواء مقوي لمرض عينيك العضال يا (هومر)

Dinlenmesi için gereken en iyi ilaç.
أفضل دواء له هو الراحة

Sanırım bu onun için en iyi ilaç.
أعتقد أن هذا أفضل دواء

Dünyadaki en iyi ilaç!
أفضل دواء في العالم.

Ağlamak, bazen en iyi ilaçtır.
في بعض أحيانا البكاء أفضل دواء

- Gülmek en iyi ilaçtır derler.
يقولون أنَّ الضحك هو أفضل دواء

Birazcık gül. Gülmek en iyi ilaçtır.
ضحكة صغيرة الضحك هو أفضل دواء

Kahkaha en iyi ilaçtır, öyle değil mi?
الضحك هو أفضل دواء صحيح ؟