"أفعله لك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sizin için yapabileceğim
        
    • Senin için yapabileceğim
        
    • Senin için yapamayacağım
        
    Sizin için yapabileceğim başka bir şey yoksa tabii. Open Subtitles إلا إذا تريد أي شيء أخر أستطيع أن أفعله لك
    Sizin için yapabileceğim bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك ما أستطيع أن أفعله لك , كولونيل ؟
    Sizi sanatçıyla tanıştıracağım şimdilik Sizin için yapabileceğim tek şey bu. Open Subtitles دعني اعرضك على الفنان المسؤول عن هذا، لكن هذا كل ما أستطيع أن أفعله لك
    Senin için yapabileceğim bir şey olsaydı. Open Subtitles أتمنى و كان هناك أي شيء يمكنني أن أفعله لك
    Keşke Senin için yapabileceğim bir şey olsaydı. Open Subtitles أتمنّى ان كان هناك شيء يمكن أن أفعله لك.
    Senin için yapamayacağım şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء لا أفعله لك
    Senin için yapamayacağım şey yok. Open Subtitles لا يوجد شىء لن أفعله لك
    Ve bize yardım etmezseniz, Sizin için yapabileceğim bişey yok Open Subtitles و إن لم تتعاوني بشكل كامل. لا يوجد أي شيء لا أستطيع أن لا أفعله لك.
    Umarım Sizin için yapabileceğim bir şey olduğunda beni aramaya çekinmezsiniz. Open Subtitles كذلك ، فإنني آمل مخلصا أن اذا كان هناك على الإطلاق أي شيء يمكن أن أفعله لك... انك لن تتردد في أن تطلب مني.
    Sizin için yapabileceğim bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك شيء يمكن أن أفعله لك ؟
    Sizin için yapabileceğim hiçbir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء أستطيع أن أفعله لك
    Ron Jon, kenara çek. Ron Jon, bana buz bul. Sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı efendim? Open Subtitles نحتاج لبعض الثلج يا "برانجان" أهناك أي شيء يمكنني أن أفعله لك سيدي؟
    Sizin için yapabileceğim başka şey var mı? Open Subtitles هل هناك شيء آخر أفعله لك ؟
    Senin için yapabileceğim hiçbir şey yok, evlat, kaybettiysen öleceksin. Open Subtitles لا شيء يمكن أن أفعله لك يا فتي إذا خسرت سوفَ تموت
    Senin için yapabileceğim birşey yok, B. Bunu asla düzeltemem. Open Subtitles ليس هناك شىء أستطيع أن أفعله لك "ب" لاأستطيع أبداً أن أفعله صواباً
    Artık Senin için yapabileceğim bir şey yok, Paul. Open Subtitles لا يوجد شئ أكثر أستطيع أن أفعله لك, بول
    Bana bir şey söyle. Senin için yapabileceğim bir şeyler olmalı. Open Subtitles ساعدني، يجب أن يكون هناك شيء أفعله لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more