"أفهم سبب" - Translation from Arabic to Turkish

    • anlamaya
        
    • olduğunu anlamıyorum
        
    • ne vardı anlamamıştım
        
    Neden bu kadar çok insanın tutuklandığını anlamaya çalışıyordum sadece. Open Subtitles أحاول فقط أن أفهم سبب اعتقال هذا العدد من الناس.
    Ama onu neden görmediğimizi anlamaya başladım. Onu görmediğimiz için olmasın? Open Subtitles بدأت أن أفهم سبب عدم رؤيتها لأننا لم نراها
    Faili meçhul ölümlerden neden bu kadar nefret ettiğini anlamaya başlıyorum. Open Subtitles لقد بدأت أفهم سبب كرهك الكبير للموت المجهول لهذه الدرجة
    Öncelikle Lois, neyin peşinde olduğunu anlamıyorum. - Kesintiyi gizlice araştırıyorsun. Open Subtitles قبل كل شيء ، لويس ، أنا لا أفهم سبب اهتمامك المكثف بانقطاع التيار
    Neden bu ses tonunu kullanmak zorunda olduğunu anlamıyorum ama sanırım bu türden şeyleri fazla önemsemiyorum. Open Subtitles لا أفهم سبب ضرورة استخدام هذا الصوت لكن.. لكن أعتقد أنني لا أهتم لمثل هذا النوعمنالأمور.
    Bu sana güvendiğim anlamına gelmez. Hâlâ neden burada olduğunu anlamıyorum. Open Subtitles هذا لا يعني أنّي أثق فيك، ما زلت لا أفهم سبب تواجدك هنا.
    Bunda gülecek ne vardı anlamamıştım. Open Subtitles لم أفهم سبب إبتسامه
    Genellikle bunlar gibi filmleri izlemem, ama insanların niçin öyle yaptıklarını anlamaya başladım. Open Subtitles ويتحدثان ويضحكان من روايات بعضهما البعض أنا عادةً لا أشاهد أفلاماً مماثلة لكنني بدأت أفهم سبب مشاهدة الناس لها
    Herkesin sana bu kadar ilgi göstermesini anlamaya başlıyorum. Open Subtitles لقد بدأت أفهم سبب الضوضاء التى يحدثها الجميع بشأنكِ
    Sanırım ailelerin çocuklarına neden yalan söylediğini anlamaya başladım. Open Subtitles أتعلم , بدأتُ أفهم سبب كذب الأهل على أبنائهم
    Babamın neden sizi bana tercih ettiğini anlamaya çalışırdım ve anladım. Open Subtitles أردت أن أفهم سبب اختيار أبيلكمعنّي.. وقد فهمت ذلك
    Evet, şuan anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles نعم , أنا أحاول أن أفهم سبب تلك المشكلة الآن
    Bu oyunun neden popüler olduğunu anlamaya başlıyorum. Open Subtitles بدأت أفهم سبب شعبيّة هذه اللعبة
    Sadece neden bu kadar kızgın olduğunu anlamıyorum. Benim için mutlu olacağını düşündüm. Open Subtitles أنا لا أفهم سبب غضبك الشديد اعتقدت أنك ستسر من أجلي
    Tamam, neden bir avukata daha ihtiyacımız olduğunu anlamıyorum. Open Subtitles أجل , أنا لا أفهم سبب احضار محامية أخرى
    Sorunun ne olduğunu anlamıyorum. Open Subtitles لا أفهم سبب المشكلة.
    Bunların neden olduğunu anlamıyorum. Open Subtitles لا أفهم سبب حدوث هذا
    Bunda gülecek ne vardı anlamamıştım. Open Subtitles لم أفهم سبب إبتسامه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more