"أقحمتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • işe bulaştırdığım
        
    • soktuğum
        
    • çektiğim
        
    • sürükledim
        
    • bulaştırdım
        
    • karıştırdığım
        
    Benimle konuşmadı. Sadece seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim dedi. Open Subtitles :أبت أن تتحدث إليّ باستثناء أنها قالت "أنا آسفه لأنني أقحمتك في هذا"
    Seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف لأنني أقحمتك في الموضوع
    Seni bu işe soktuğum için üzgünüm. Open Subtitles انا آسف اذ أقحمتك في كل هذا
    Üzgünüm seni içine çektiğim için bütün bu... pisliğin. Open Subtitles آسفة أنّني أقحمتك في كلّ هذه... كلّ هذه الفوضى.
    Kusura bakma, sizi de buraya sürükledim. Open Subtitles أنا آسفة. أعلم أنّني أقحمتك في هذا.
    Seni bu pisliğe ben bulaştırdım. En azından kanamayı durdurabilirim. Open Subtitles أقحمتك في هذه الفوضى، أقلّ ما يمكنني فعله هو إيقاف النزيف.
    Üzgünüm, seni bu işlere karıştırdığım için üzgünüm. Beni öpmene izin verdiğim için üzgünüm. Open Subtitles آسفة أنّي أقحمتك في هذا، آسفة أنّي تركتك تقبّلني حين...
    Walid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. Open Subtitles (وليد), آسفة جداً أننى أقحمتك فى هذا الأمر أنا مسحت هذه الملفات
    Hey, Juicy seni de bu işe bulaştırdığım için üzgünüm. Open Subtitles يا (جوسي) أنا آسف لأنني أقحمتك في هذه المسألة
    Valid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. Open Subtitles (وليد), أنا آسفة جداً لقد أقحمتك فى هذا
    Hey, Juicy seni de bu işe bulaştırdığım için üzgünüm. Open Subtitles (جوسي)... أنا آسف أني أقحمتك في هذا.
    Seni bu işin içine soktuğum için gerçekten çok özür dilerim. Ben... Open Subtitles أنا آسف لأنني أقحمتك بهذا ...حسناً؟
    Seni bu duruma soktuğum için üzgünüm. Open Subtitles -آسف أنّي أقحمتك في هذا الوضع .
    Seni de, tüm bunların içine çektiğim için özür dilerim. Open Subtitles آسف لأني أقحمتك في هذا
    Seni tüm bunların içine çektiğim için üzgünüm, James. Open Subtitles أنا آسفة لأني أقحمتك (في كل هذا يا (جيمس
    Liam! Üzgünüm. Bu yolculuğa seni ben sürükledim. Open Subtitles (ليام)، أنا آسف فقد أقحمتك في هذه الرحلة
    Seni bu işe ben sürükledim. Open Subtitles أقحمتك في هذا
    Seni buna ben bulaştırdım. Open Subtitles لقد أقحمتك في ذلك
    Seni neden bu işe bulaştırdım ki Jeffrey? Open Subtitles لماذا أقحمتك في ذلك؟
    Seni buna karıştırdığım için üzgünüm. Open Subtitles آسف لأنني أقحمتك في هذا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more