"أقدر ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• Teşekkür ederim
• Buna minnettarım
• Bunu takdir ediyorum
• takdir ettim
• Sağ olasın
• minnettar
• Teşekkürler
• Memnun olurum

Hayır, hayır. Teşekkür ederim ama gerek yok. Bu gece değil.
لا, لا, أنا أقدر ذلك لكنه ليس من الضروري, ليس الليلة

Teşekkür ederim. Size minnettarım Yaparım. Teşekkür ederim.
شكراً لكِ ، أنا حقاً أقدر ذلك ، أنا حقاً أفعل ، شكراً لكِ

Gelecek hafta annemin doğum günü var, iki hediye seti istiyorum... çok Teşekkür ederim.
إن عيد ميلاد أمي الاسبوع القادم لذا أريد هديتين لقد قدمت مساعدة عظيمة إنني أقدر ذلك

Buna minnettarım, Charlie, ama senin için her şeyi yaparım.
أقدر ذلك ياتشارلي ولكن يجب أن أعمل أي شيء لك

Millet, Bunu takdir ediyorum ama zor kazanılmış paranızı harcamanıza izin veremem.
يا شباب , أقدر ذلك و لكن لا استطيع ان اجعلكم تبذرون كل اموالكم

Gerçekten takdir ettim ama şu an hiç vaktim yok.
وأنا أقدر ذلك حقا , ولكن ليس لدي الوقت الآن.

Teşekkür ederim.
هو الوحيد الذي يعرف حالتك وهذا يمثل الكثير من الناس أنا أقدر ذلك

Yapman gereken şey bu değildi... Ama yine de Teşekkür ederim.
لم يكن التصرّف الأكثر عقلانية لكني أقدر ذلك ، على أي حال

- Teşekkür ederim. Ama zamanım hiç de boşa harcanmıyor.
أنا أقدر ذلك و لكنه ليس ضائعاً على الإطلاق

Buluşmaya zaman ayırdığınız için Teşekkür ederim, sayın yargıç. Size minnettarım.
أشكرك على لقائي يا صاحب السعادة أقدر ذلك

Geldiğin için ben Teşekkür ederim. Gerçekten minnettarım.
حسناً, شكراًلمجيئكِ، أنا حقـّاً أقدر ذلك.

Palavra atıyor olsan bile, ki attığın çok belli yine de bunları söylemen çok hoş ve Teşekkür ederim.
حسنا , بالرغم من أنك تجاريني في الكلام و لكن مع ذلك , هذا لطف منك و أنا أقدر ذلك

Buna minnettarım. Benim için bol bol fotoğraf çek, olur mu?
أقدر ذلك,إلتقط الكثير من الصور لأجلي,اتفقنا؟

Sen her zaman benim yanımdasın. Gerçekten Buna minnettarım.
أنت دائما هناك من أجلي أقدر ذلك حقاً

Bana söylediğin için Teşekkür ederim. Buna minnettarım.
حسنا، شكرا لك على إخباري أنا أقدر ذلك

Doğru olanı yaptın, Bunu takdir ediyorum.
حسنا، كنت أخذت الطريق السريع، وأنا أقدر ذلك.

Önce beni öldüreceksin. Sağol, Doktor. Bunu takdir ediyorum.
أنت ستسعى إلى قتلي أولاً أشكرك يا دكتور أنا أقدر ذلك

Bayım, yaptığınız şeyi takdir ettim ama yelkenleri o kadar kolay suya indirmem.
حسنا يا سيدي، أنا أقدر ذلك لكني لن أخضع بتلك السهولة

Sağ olasın.
أقدر ذلك ما الذي يجري هذا الصباح؟

Bu çok cömertçe. One minnettar olduğumu söyle lütfen.
هذا لطف كبير منة قل لة أننى أقدر ذلك

Kaçmamakla iyi ettin, Teşekkürler.
عمل جيّد أنّك لم تهرب بعيدًا. أنا أقدر ذلك.

Buna çok Memnun olurum ama yapmak zorunda değilsin.
اسمعي, أنا أقدر ذلك ولكن ليس عليكِ أن تبقي