"أقطن" - Translation from Arabic to Turkish

    • oturuyorum
        
    • yaşadığım
        
    • kalıyorum
        
    • evim
        
    • yaşadığımı
        
    • yaşıyordum
        
    • yaşamıyorum
        
    • ta yaşıyorum
        
    Üst katta oturuyorum ve her söylediğinizi duyabiliyorum. Open Subtitles أنا أقطن بالأعلى و أستطيع سماع . كل كلمة تقولونها
    Aslında şehirde oturuyorum, senden üç blok ötede. Open Subtitles فى الواقع, أنا أقطن على بعد 3 مبانى بجانبك
    İyi ki sokağın karşısında oturuyorum. Open Subtitles حمدا لله على أنني أقطن في البيت المقابل لبيتك
    Birkaç yıl önce, bu problemi anlamak isterken, yaşadığım Güney Londra'da 60 yaş üzeri insanlarla çalışmaya başladım. TED اذن منذ سنوات، في محاولة لفهم هذه المشكلة، بدأت العمل مع مجموعة حوالي 60 شخصا من كبار السن بلندن الجنوبية، حيث أقطن.
    Orada yurtta kalıyorum ve buna ihtiyacımız var. Open Subtitles أقطن مع جماعة في منزل واحد . ونحن بحاجته
    Burası benim evim ve burada üç yarı kardeşim ve kız kardeşimle birlikte yaşıyorum. Open Subtitles هذا منزلي وأنا أقطن هنا مع أشقائي الثلاثه وشقيقتي
    Ondan kurtulduğumu sanmıştım. Nerede yaşadığımı biliyor. Open Subtitles حسبت أنني سأتخلص منه، إنه يعرف أين أقطن
    Ve tek sorun: Kanada'nı bir köyünde, okyanustan 600 mil uzakta yaşıyordum. TED وكانت المشكلة الوحيدة انني كنت أقطن في قرية صغيرة في كندا تبعد 600 ميلا عن أقرب محيط
    Merhaba, ben alt katınızda oturuyorum. Open Subtitles مرحباً، .. أقطن في الشقة بالأسفل منك لا أعتقد من أننا التقينا
    Şimdi ne yapıyoruz? Buradan 45 dakika uzaklıkta güney tarafında oturuyorum. Annemle yaşıyorum. Open Subtitles أقطن على مسافة 45 دقيقة جنوباً، أعيش مع والدتي.
    Yolumun üstündeydiniz. Ben buralarda oturuyorum zaten... Zahmet etme yani. Open Subtitles كنا ذاهبين في طريق واحد أنا أقطن بالجهة الأخرى ، لذا لا تقلقي
    - Olmaz, zaten aynı tarafa gidiyorduk. Buraya yakınlarda oturuyorum, o yüzden içiniz rahat etsin. Open Subtitles كنا ذاهبين في طريق واحد أنا أقطن بالجهة الأخرى ، لذا لا تقلقي
    Belki, izniniz olursa... Sadece altı aydır bu adreste oturuyorum. Open Subtitles ربما، إن كنت تسمح لي، أنا أقطن في ذلك العنوان منذ 6 أشهر..
    Ben Elaine Harper. Yandaki evde oturuyorum. Open Subtitles . أنا ألين هاربر . أقطن بالمنزل المجاور
    Benim yaşadığım yerden daha iyi. Open Subtitles . أفضل من الشقة التي أقطن فيها . اؤكد لك هذا
    Bu doğru mu? Frank, sana beni bulmadan önce yaşadığım evi göstereyim. Open Subtitles سأريكم البيوت حيث كنت أقطن قبل أن يجدني فرانك.
    Ben de bu aralar Travelodge'da kalıyorum. - Üzgünüm. Open Subtitles لذا، كنت أقطن في غرف الأحتياط لبعض الوقت
    Aslında ben sürekli burada kalıyorum. Open Subtitles في الواقع, أنا أقطن هنا حاليًا
    evim sadece 29 blok ötede. Open Subtitles أنا أقطن بالقرب من هنا على بعد عشرين حياً
    Evet, evim tecavüzlerin olduğu çevredeydi. Open Subtitles أجل , لقد كنتُ أقطن بحيّ تحصل فيه جرائم الإغتصاب
    Ama nerede yaşadığımı biliyor. Open Subtitles لكنّه يعلم أين أقطن
    Ve her şeye rağmen teknik olarak halen annemle yaşıyordum pratik olarak da tüm zamanımı Derek ile geçiriyordum. Open Subtitles ومع إنني مازلت أقطن مع أمي أمضيت كل وقتي مع " ديريك"
    Ben yaptım. Burada yaşamıyorum ben. Open Subtitles أنا دفنتهما، ولستُ أقطن هنا.
    New York'ta yaşıyorum ve güzel bir yer. Open Subtitles حسناً أقطن في نيويورك والحياه جيده هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more