"أقلّها" - Translation from Arabic to Turkish

• En azından
• en az
• Hiç değilse

Bana o kadar güvenmene karşılık En azından güvenini kazanmışımdır bence.
بعد كلّ ما أسررتِ به إليّ يفترض أن أحوز ثقتك أقلّها

En azından gemi gezisindeyken seni birkaç günde bir görebiliyorum.
أقلّها يتسنّى لي لقاؤكِ كلّ بضعة أيام بوجود الرحلات البحريّة

En azından, Basın karmaşası başlamadan işleri yoluna sokmak için zamanımız var.
أقلّها سيكون لدينا وقت لإحراز سبق قبل أن يبدأ الهياج الإعلاميّ

Düştük, kalktık ama En azından Tanrı, hep yanımızdaydı.
تصفو الحياة وتتعكّر ولكن أقلّها الربّ موجود دائماً

O kitap en az 400 sayfa uzunluğunda. House'un okuduğu her neyse yarısı kalınlığında.
يحوي هذا الكتاب أقلّها على 400 صفحة، أياً كان ما يقرأه فهو نصف هذا الحجم

Pekâlâ o zaman. En azından arkadaşların beni can sıkıcı bulmuyor.
حسناً إذاً، أقلّها لا يعتبرني أصدقاؤك مصدر إحراج

Tamam, bir de şu yönden bak: En azından ne olamayacağını biliyorsun.
حسناً، انظر للأمر من هذه الناحية أقلّها بتّ تعرف ما لا يمكنك فعله

En azından doğumgününde sen ve bebeğin birliktesiniz. ve bu iyi bir şans.
أقلّها سيكون عيدا مولديكما متقاربين أعنيك وابنك، وهذا طالع حسن

Tanrı'nın beklenmedik afeti, hayatım. En azından çocukluğun heyecanlı geçmiş.
قضاء وقدر، عزيزتي أقلّها أنّ طفولتك كانت حافلة بالمغامرات

Ama işin iyi tarafı, En azından etrafta ne yaptığını bilen birileri var.
ولكن انظر للجانب المشرق، أقلّها ثمّة هنا من يعرف ما يفعل

Ama iyi tarafından bak, En azından burada biri neler olup bittiğinin farkında.
ولكن انظر للجانب المشرق، أقلّها ثمّة هنا من يعرف ما يفعل

En azından ölmemizi istemedi. Sanırım buna şükretmeliyim.
أقلّها لم ترد قتلنا، أظنّ أنّني يجب أن أكون شاكراً

Evet. En azından hava soğuk ve yeni botlarım su geçiriyor.
أجل، حسناً، أقلّها الجو بارد وحذائي الجديد مثقوب

Arkadaşlar yeterince söyledi diye düşünüyorum. En azından onlar çaba gösteriyor.
حسناً، أقلّها هم يحاولون ولا يجلسون هنا كالموتى على الطريق

- Bilmem. En azından, nihayet gerçek bir işi var.
لا أعلم، أقلّها أصبحت لديه وظيفة حقيقية أخيرًا.

Negatif sonu En azından steroitlerin düşük ihtimal olduğunu gösterir.
أقلّها الفحص السلبيّ يعني أنّ الستيرويدات أقلّ رجحاناً

İşimi yapıyordum. En azından bunu anlarsın sanmıştım.
كنتُ أقوم بعملي فحسب، ظننتكِ أقلّها ستتفهمين ذلك.

Onu nereye gömdünüz? En azından ona çiçek falan götürmeliyim.
ينبغي أقلّها أن أضع على قبرها باقة ورود أو ما شابه.

Yaralı olanlar iyi değildir. En azından bana göre değil.
المُدمّرون لا يصلحون، أقلّها بالنسبة إليّ.

Kızlarla aranızın nasıl olduğunu biliyorum. En azından eskiden nasıl olduğunu.
أعلم مدى تعلّقك بالفتيات، أو أقلّها تعلّقك بهن فيما سبق.

en az gereksiz kalori eklemek kadar zararlı başka yan etkileri de var.
و لديها آثار جانبية مضرّة أخرى، ليس أقلّها من إضافة العديد من السعرات الحرارية الفارغة.

Hislerin konusunda dürüst olman gerek, evlat Hiç değilse kendine karşı.
يجب أن تكوني صادقة مع مشاعرك يا صغيرتي أقلّها مع نفسك