Yüz yıllık konyak var içinde. Senden daha değerli. | Open Subtitles | هذه زجاجة كونياك عمرها 100 عام إنها أكثر قيمةً منك |
Doğum yaptıktan sonra kadın daha değerli olur. | Open Subtitles | ستكون المرأة أكثر قيمةً بعد أن تضع المولود. |
Bu, radarı komple yok etmekten daha değerli bir şey değil mi? | Open Subtitles | أليس هذا أكثر قيمةً من تدمير اللاسلكي نفسه؟ |
O maske bizim için, senin için olduğundan daha değerli. | Open Subtitles | يظهر بأن القناع أكثر قيمةً لنا منه إليك |
Çift olarak daha değerli. Big Bruins hayranıyımdır. | Open Subtitles | ستكون أكثر قيمةً كزوجين انامعجببفريق"بروينز" |
Görünüşe göre Lord Rahl için, ilk düşündüğümden daha değerli ve güvenilir bir hediyem var. | Open Subtitles | يبدو بأن لدي هديةً أكثر قيمةً وأكثر فاعلية للأمير (رال) مما ظننت للوهلة الأولى |