Bu kadar özleyeceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لكنني لم أكن أعلم بأنني سأفتقده لهذه الدرجة |
Hastanede olduğumu bilmiyordum. Felçliydim. | Open Subtitles | ولم أكن أعلم بأنني راقد في المُستشفى ومُصاب بالشلل |
Sonsuza dek kalacağımı söylediğimde, solduğumu bilmiyordum, ve artık solan bir çizgi film karakteriyim, ve TV'ye geri dönmezsem, film şeridi tozu haline geleceğim. | Open Subtitles | عندما أخبرتك أني سأبقى للأبد لم أكن أعلم بأنني سأبهت الآن أنا مجرد شخصية كارتونية باهتة |
Bu kadar çok terleyebileceğimi bile bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنني يمكن أن أتعرّق بهذه الصورة |
Programa kabul edildiğin zaman her gün yüzünü görmeye dayanabilir miyim bilmiyordum. | Open Subtitles | عندما تم قبولك في هذا البرنامج لم أكن أعلم بأنني سأنظر إليك كل يوم |
Buraya ciddi bir konuşma yapmaya geldiğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | كما ترين، لم أكن أعلم بأنني سآتي إلى هنا وأننا سنجري محادثة جادّة |
Seni bir kız kavgasına getirdiğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنني أقودكِ إلى عراك قطط. |
Ev hapsinde olduğumu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنني تحت الإقامة الجبريه |